Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Esintideki müjde

Yangına gülünmez; ama itfaiyeciler gülünç duruma düşebilir.
Orta Doğu'daki kan ve ateş tablosunun öyle bir komik yanı var. Etekleri tutuşan birtakım "büyükler" daha dün adam yerine koymadıkları, hatta ezilmesi gerekli zehirli haşerat saydıkları "küçük" güçlerin karşısında perende üstüne perende atmaktalar.
Erdoğan Netanyahu'ya seslenirken "Hesabını iyi yap, durum eskisi gibi değil" dedi ya. Amerikan süper kudretinin zarif temsilcisi Hillary Hanımı Uzak Asya turunu yarıda kesip apar topar bölgeye yetişmek, kapı kapı dolaşmak, geçen yıla kadar karanlık kaynağı tehlike saydıkları Müslüman Kardeşler kökenli Mısır başkanına bin bir kaside düzmek zorunda bırakan durumdaki fark nedir?
Arap baharı sözü yanlış bence. Bahar yavaş yavaş gelen meltem gibi bir mevsim değişikliğidir. Bölgede yaşanan ise birden patlak veren bir kasırga: Yığınlar hızla uyanıp baş kaldırarak köhne düzenleri yerle bir etmekte.
Dört beş yıl önce İsrail Gazze ahalisiyle kedi-fare oyunları oynayabiliyor, aklına estikçe topraklarını karadan işgal edebiliyordu. Bu sefer hırladı, havladı, yapamadı. Neden?
O zaman Amerika'nın emrindeki Mısır diktatörü Mübarek Gazze ile ülkesi arasındaki geçidi sımsıkı kapalı tutuyordu. Şimdi açık geçitten Hamas'a bol yardım ulaşıyor. Diktatörlüklerden sıyrılmış Tunus'tan destek heyeti, Libya'dan silah geliyor.
Türkiye? Batı gazetelerinin "Devre dışında kaldı" demelerine bakmayın. Kazanılmakta olan kavgaya karışmadan kenarda duran ağabeyin de ağırlığı vardır sonuçta. Batı'nın terör örgütü saydığı Hamas'ın liderleri yıllardır ülkemizde ağırlanıp teşvik gördüler. O destekten de güç aldılar son çatışma ve pazarlıklarda dik dururken.

***

Şimdi ateş kesildi diye Batı'da bir sevinç, bir sevinç. (Çünkü kara savaşı başlasaydı kanlı çarşaflara dolanacaklardı). Ama kaygı yüklü bir de büyük soru:
Kalıcı barış gelecek, rahat nefes alma sürecek mi?
Besbelli: Sürmeyecek. Çünkü bütün müzmin kavgaların temel nedeni de belli: Eşitsizlik. Orta Doğu çatışmaları Batı'nın petrol hesaplarından kaynaklanıyor ama o saldırganlığın sürmesine olanak sağlayan dayanak bölge halkının ikinci sınıf insanlar gibi görülmesi.
İsrailliler Batı ölçülerine göre "düzgün" yaşıyor, düzgün giyiniyor, düzgün İngilizce konuşuyor. Araplar ise cahil, hırpani, yabani. Öyleyse yüzlerce Arap bombayla parçalanırsa dert değil de, beş İsrailli ölürse facia.
İonesco'nun bir "saçmalık" oyununda gitgide ortalığı kaplayan bir cesedin normal sayılışı alaya alınır. Dünyamıza bakarken onu hatırlıyorum. Atom bombası yasak, ama İsrail'deki "yok". Eşitlik kutsal ilke, ama Güvenlik Konseyi'nin beş üyesi herkesten daha eşit.
Amerika'nın baş koruyucusu olduğu, Türkiye'nın başbakan ağzından karşı çıktığı bu haksızlıklar nasıl giderilecek? Çözüm Arap kasırgası gibi atılımlar. Müjdesi de Amerikan solunun ünlü şarkısında:
"Yanıt, arkadaşım, rüzgârda esiyor."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA