Pazartesi 23.11.2009

ABD'nin En Eski Hayranı

Bir kı lavuz nitel iğindeki "Amerika'da Demokrasi" kitabının yazarı Alexis de Tocqueville birçok bakımdan tipik bir Fransız'dı. 9 Mayıs 1831'de Newport, Rhode Island'da gemiden indiği an genellemeler yapmaya başlar: Amerikalıların gerçekten umursadığı tek şey paradır. Amerikalı kadınlar iyi ev hanımları, ama sıkıcı eşlerdir. Amerikalılar şarap içmez, ama karınlarını tıka basa doldururlar. Fakat Tocqueville aynı zamanda sıra dışı biriydi, özellikle de onun sınıfından gelen bir Fransız için: çoğu Avrupalı gezginin kaba bulduğu Amerika'ya anında ısınmış, Amerikalılar da ona ısınmıştı. Evine coşku dolu mektuplar yazardı. Kardeşi Edouard'a, "Burası gerçekten başka bir dünya," diye yazar, babasına olan bir mektubunda da, "Buradaki halk dünyanın en mutlu insanlarından," der. Flaubert ve Zola'nın biyografilerini kaleme alan Frederick Brown, Tocqueville'in 1831 baharıyla 1832 Şubatı arasında Amerika'dan gönderdiği ve çoğu İngilizce'de hiç yayımlanmış olan mektuplarını, gelecek sene Yale University Press'ten çıkacak bir kitap için derleyip çevirdi. Mektuplardan seçmelerin gözler önüne serdiği Tocqueville, onun "Amerika'da Demokrasi" kitabından bildiğimiz veya bildiğimizi sandığımız halinden çok farklı. Tocqueville mektuplarında çok daha genç görünüyor. "Amerika'da Demokrasi"yi çıkardığında 30, dokuz aylık gezisini yaptığındaysa henüz 25 yaşındadır ve mektuplarında çocuksu bir coşku görülür. Onu oraya götüren Le Havre gemisinin güver tesi nde dans ettiğinden ve dalgaların yarılmasını seyretmek için cıvadra direğinde emeklediğinden söz eder. Tocqueville ve onunla birlikte yolculuk yapan arkadaşı Gustave de Beaumont görünüşte Fransız devleti adına Amerika'daki cezaevi sistemini incelemek için gelmişler. Oysa Tocqueville neredeyse yolculuğunun başından beri başka bir kitabı, Amerikalıların kendisine ait bir araştırmayı tasavvur etmiş gibidir. Mektupları bir bakıma "Amerika'da Demokrasi" için sahada tutulmuş notlar olarak görmek mümkün. Tocqueville, kölelik ve Kızılderililerin zorla yeniden iskân edilmesi dışında, neredeyse gördüğü her şeyden hoşlanır. Mektuplardan yapılan seçmelerdeki en dokunaklı bölüm, Memphis'te bir gemiye binen Choctaw Kızılderililerin uzun uzadıya tasvir edildiği bölümdür. "Manzaranın tamamına perişanlık ve yıkım hakimdi," diye yazar Tocqueville. "Orada son vedaları ve dönüşü olmayan yolculukları görebilirdiniz." Frederick Brown'un belirttiğine göre, mektupların çoğunda, Tocqueville'in 18. yüzyıl düzyazısında eğitim görmüş olmasından kaynaklanan bir tertiplilik ve zarafet var. Tocqueville Amerika'ya varır varmaz ülkenin uçsuz bucaksız genişliğinden etkilenmiş ve o coğrafi ferahlıkta bir iç ferahlığı ve özgürlük bulmuş. Frederick Brown, "Fakat asıl dikkat çekici olan," diye sözünü sürdürüyor, "onun her şeye açık olmasıydı. Züppelikten eser yoktur onda. Amerikalılar tükürüyorsa ne olmuş? - onu çok da rahatsız etmiyordu bu."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.