Pazartesi 23.11.2009

Küresel Isınma Obama'yı Terletiyor

WASHINGTON - Başkan Obama, iklim değişikliğiyle ilgili eski Başkan George W. Bush döneminde 8 yıl süren Amerikan ataletine son vermeyi taahhüt ederek göreve gelmişti. Geçtiğimiz yıl boyunca da Obama, ABD'nin önümüzdeki ay Kopenhag'da düzenlenecek küresel ısınma zirvesinde dünya çapında bir uzlaşmanın öncülüğünü yapacağına söz verip durdu. Ancak kısa süre önce Singapur'da, Obama kapsamlı bir iklim anlaşmasının bu yılsonuna yetişemeyeceğini itiraf etmek zorunda kaldı. Bunun yerine o ve diğer dünya liderleri, gelecek yıl bağlayıcı bir anlaşmaya yönelik çalışmaları yenileme vaadiyle birlikte mütevazı ve geçici bir anlaşmaya kafa yorma konusunda görüş birliğine vardılar. İtiraf, farkı nedenlerle de olsa, en azından şu an için Obama'yı tıpkı selefi gibi küresel ısınmayla mücadelede uluslararası çabalara önayak olmama gibi sıkıntılı bir konuma soktu. Bush, başkanlığının sonuna kadar küresel ısınmaya dair bilimsel bulgularla küresel bir müdahale ihtiyacına şüpheyle yaklaştı. Fakat Obama, iklim değişikliği düzenlemelerinin önemine hep dikkat çekti. Tek taraflı hareket ederek taşıt ve kömür yakan enerji santralleri gibi büyük kaynakların yol açtığı sera gazı salınımını sınırlamak için harekete geçti. Ve geçtiğimiz aylarda Çin, Hindistan, Brezilya ve diğer bazı gelişmekte olan ülkeler salınım artışını yavaşlatma taahhütlerinde bulundu. Bu ülkeler bu türden vaatlerin yerine getirilmesini mecburi kılacak bağlayıcı bir anlaşmanın en az birkaç yıl boyunca yürürlüğe girmeyeceği bilgisiyle hareket etti. Fakat Başkan Obama, onun istediği kadar ileri gitmeye istekli olmayan bir Kongre'nin kendi beklentilerini sınırlandırdığını gördü. Amerikalı delegelerin Kopenhag konferansı öncesi görüşmelerde hükümetin desteklediği karbon dioksit salınımlarına sıkı sınırlamalara karşı meclisteki atalet yüzünden elleri kolları bağlı. Amerikan Temsilciler Meclisi geçen haziranda görece bağlayıcı bir yasayı kabul etti. Ancak Senato'nun gelecek yıla dek bu önlemle ilgili ciddi bir tartışma başlatması beklenmiyor. On yıllar boyunca dünyanın en önde gelen sera gazı yayıcısı olan ABD'nin taahhüdü olmadan diğer ülkeler kendi başlarına sıkı vaatler sunmada isteksiz. Obama'nın yardımcıları son başarısızlığa karşın küresel bir anlaşmaya ulaşmak için onun ülke içindeki otoritesiyle uluslararası saygınlığını kullanmaya azimli olduğunu söylüyorlar. Obama, 15 Kasım'da Danimarka Başbakanı Lars Lokke Rasmussen'in Kopenhag konferansında iki aşamalı bir süreç izlemeyi öngören önerisine destek verdi. Plana göre Danimarka başkentinde toplanacak 192 ülke, küresel ısınmaya yol açan salınımları düşürme ile değişen iklime uyum sağlamaları için gelişmekte olan ülkelere yardım öngören bağlayıcı olmayan bir anlaşma formüle edecek. Grup, 2010 yılı için salınım hedefleri, yaptırım mekanizmaları ve yoksul ülkelere kesin yardım tutarlarıyla dolu bağlayıcı bir küresel paktın oluşturulması için çalışmayı taahhüt edecek. Pek çok kişi bu uzlaşmayı Kopenhag görüşmelerinin en fazla zayıf bir anlaşmayla neticelenmeye mahkûm olduğuna dair bir işaret olarak değerlendirse de, iklim görüşmelerini yöneten BM yetkilisi Yvo de Boer, Singapur konferansından çıkan açıklamaların hevesini kırmadığını söylüyor. "Kopenhag, salınımı düşürme hedefleri ve hızlı bir atılımı finanse etme konusunda net tavır alabilir ve de almalıdır. Bu konuyla ilgili görüşümü değiştirebilecek hiçbir şey görmedim" diyor de Boer. İklim Değişikliği üzerine Hükümetlerarası Kurul Başkanı Rajendra K. Pachauri'ye göre Singapur'daki liderlerce kabul edilen uzlaşma son birkaç haftadır belli olanın, yani bir iklim anlaşmasına yönelik görüşmelerin tempo yitirdiğinin dürüst bir biçimde kabulüydü. İtirafın Başkan Obama ve diğer dünya liderleri nezdinde tam bir hayal kırıklığı olduğunu söyleyen Pachauri bir e-mail mesajında, "Bu, dünya sahnesindeki bir liderlik pozisyonunun gerektirdiği açık bir ahlaki yükümlülüğün terk edilmesi anlamına geliyor" diyor. Pachauri, küresel ısınmaya karşı yavaşlatma taktikleri değil, acil harekete geçmenin bir ihtiyaç olduğuna dair bilimsel bir fikir birliği olduğunu vurguluyor. Japonya'da 13 Kasım'da konuşan Obama, Kopenhag görüşmelerinde başarısızlıktan dolayı ABD'nin karşılaşacağı eleştiriyi tahmin ediyor gibi göründü. Obama, küresel ısınmaya dair Amerikan politikasında tamamlanması biraz zaman alacak çok ciddi bir değişim süreci başlattığını söyledi. "Hâlihazırda ABD son bilimsel bulguları dikkate alarak, yeni enerjiye yatırım yaparak, verimlilik standartlarını artırarak, yeni ortaklıklar kurarak ve uluslararası iklim görüşmelerine katılarak iklim değişikliğiyle mücadelede son 10 ayda, yakın tarihinde yaptıklarından çok daha fazlasını yerine getirmiştir" diyen Obama, "Kısaca Amerika yapılması gereken daha fazla iş olduğunun farkında. Fakat sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz ve böyle yapmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.