Bollywood Hollywood'a Kanat Açtı

MUMBAI - "Kites"ın (Uçurtmalar) çok az yeri "Rush Hour" filmini hatırlatıyor. Abartılı bir Bollywood romantik gerilim filmi "Kites", birbirlerinin dilini konuşmayan Hintli yıldız Hrithik Roshan ve Meksikalı kadın oyuncu Barbara Mori'nin oynadığı iki uyumsuz aşığın New Mexico eyaletinde polis kovalamasıyla sonuçlanan aşkını konu alıyor. Ancak geçtiğimiz Ekim ayında, yönetmen Brett Ratner Los Angeles'da beyaz perdede filmin bitmemiş versiyonunu izleyince, Jackie Chan ile Chris Tucker ikilisinin oynadığı hâsılat rekoru kıran kendi filmi, "Rush Hour"u çağrıştıran bazı sahneler olduğunu fark etti. Ratner, "Ne yapacağını bilmeyen şaşkın iki karakter vardı filmde" diyor. "Ancak burada biri Hintli, diğeri ise Meksikalı. "Kites"ın "Rush Hour" gibi en çok satanlar listesinde bir numara olacağını söylemiyorum ancak Amerikan seyircisi ile buluşma potansiyeli olduğunu hissettim" diye devam ediyor sözlerine. Böylece bugüne kadar çok az sayıda Hint filmi seyreden Ratner, "Kites"ı tekrar kurgulamayı ve onu Amerikan tüketicilerine daha uygun bir hale getirmeyi teklif etti. "Rush Hour" serisinde ve "X-Men: The Last Stand"deki montaj uzmanı Mark Helfrich ile çalışan Ratner, 118 dakikalık filmi 90 dakikaya indirdi. "Bazı bölümler tercüme edilemiyordu. Onları tamamen çıkardım" diyor Ratner. 21 Mayıs'ta "Kites"ın orijinal Hint versiyonu ile Ratner'in İngilizce versiyonu dünya genelinde gösterime girecek. Roshan, "Benim için önemli olan sınırları aşmak" diyor. "Hint filmlerinin dünya çapında seyredilmesi daha büyük bir amaç ve daha büyük bir hayal" diyor. Bollywood'un hali hazırda bir dünya pazarı var. Hindistan sinemasının dünya genelinde tahmini yıllık izleyici sayısı üç milyarın üzerinde. Ancak dünyanın en büyük sinema pazarına sahip ülke ABD, Bollywood'un baştan çıkarıcılığına hâlâ kapalı. Belgesel film yapımcısı Nasreen Munni Kabir, "Batı'da temel olarak iki tip izleyici var: Geniş kitleler ve özel zevkleri olan gruplar" diyor. "Kitlesel izleyiciler tanınmış oyuncularla, bildik hikâye çizgisinde ve İngilizce filmler istiyor. Özel zevkleri olan gruplar ise dünya sinemasına alışkın. Filmin altyazısı ve normalden uzun olması onları rahatsız etmez. Tanınmamış oyuncuları kabul edebilirler. Ancak bu filmler ülkelerinin kültürel, siyasi ve sosyal gerçekliğini yansıtmak zorundadırlar. Bollywood filmleri doğaları gereği hiçbir kategoriye uymuyor" diye devam ediyor. Bu durum, "Slumdog Millionaire"in olağanüstü başarısı sayesinde değişmeye başladı. Film aynı zamanda Bollywood tanımının biraz daha esnek hale gelmesinde yardımcı oldu. Artık yıldız oyuncuları, şarkıları ve melodramları simgeleyen kısıtlı bir tür geçerli değil. Bollywood daha geniş bir çerçeveyi kapsamaya başladı. Son on yıldır yapımcılar, geleneksel film yapımı üzerinde bazı ince değişiklikler yapıyorlar. Artık Hint sinemasında müzikal olmayan ve konusunu günümüz sorunlarından alan filmler de yapılıyor. En geleneksel film yapımcıları bile artık sınırları zorlamak istiyor. Geçenlerde gösterime giren "My Name Is Khan" (Benim Adım Han) filminde yönetmen Karan Johar, bol şarkılardan ve insana kendini iyi hissettiren duygulardan vazgeçerek daha acımasız bir konuya yöneldi: 11 Eylül saldırılarından sonra Amerikalı Müslümanların durumu. Ayrıca ufak bütçeli ancak daha cesur Hint filmleri festivallerde boy göstermeye başladı. Ocak ayında "Peepli Live" adlı film Sundance Film Festivali'nde yarışmaya katılmaya hak kazanan ilk Hint yapımı film oldu. Film, Hindistan'ın kırsal merkezinde görülen çiftçi intiharlarını kara-mizah tarzında yorumluyor. "Kites"ın yapımcısı Rakesh Roshan iyimser olmasına karşın tedbiri elden bırakmıyor. "Şimdiye kadar bir Çin yapımı 'Kaplan ve Ejderha' gibi bir film yapamadık çünkü bunun için cesaret ve vizyon gerekiyor. Belki 'Kites' çok iş yapamayacak ama en azından ileri bir adım atmış olduk."