Giriş Tarihi: 5.4.2010

Kuzey Koreliler Bir Telefon Kadar Yakın

SEUL, Güney Kore - Dünyanın en kapalı ülkelerinden Kuzey Kore, yeni bir tehditle yüz yüze. Kendi vatandaşlarının kurduğu gruplar, ülkedeki hayat hakkında Güney Kore'ye ve Batılı müttefiklerine sürekli bilgi gönderiyor. Bu gruplar, Güney Kore'ye kaçan birkaç Kuzey Koreli ilticacı ile Güneydeki insan hakları savunucuları tarafından kuruldu. Amaçları, cep telefonu yardımıyla Kuzey'in habere getirdiği yasakları aşmak. Muhbir ağını kurmak isteyen kişiler, önce Çin'e gidip oraya gitme izni alan az sayıda Kuzey Kore vatandaşının desteğini almaya çalışıyor. Kuzey Korelilere sınırdan gizlice geçirecekleri cep telefonları veriliyor. Web sitelerindeki haberler, bu cihazlar yoluyla alınıyor. Bunlar riskli işler. Muhbirleri devşirenler, muhtemel haber kaynaklarını belirlemek ve ikna etmek için aylarca uğraşıyor. Bu esnada, kendilerini engellemek isteyen Kuzey Koreli ajanlardan ve Çin polisinden sakınıyorlar. Yakalanmaları halinde hapis veya ölüm cezası alan Kuzeyliler ise daha büyük tehlike altında. Bunların sonucunda elde edilen şey, bazen doğrulanmakla birlikte genelde çelişkili olan haberler. Kuzeyden gelen bazı bilgiler ise oldukça önemli. Örneğin, geçen yıl yapılan para reformunun Kuzeyliler arasında yol açtığı tepki, ilk kez bu grupların sitelerinde duyuruldu. Kuzey Korelilerin evde hayvan besleyip beslemediğini veya onların pirinç fiyatıyla ilgili şikâyetlerini konu alan daha sıradan haberler de var. Ancak yıllarca, acımasız bir etkinlikle vatandaşlarını dış dünyaya kapatan bir rejimden, böyle bilgilerin sızması bile başlı başına bir devrim. Amerikan Girişim Enstitüsü'nde çalışan ve ülkenin yaşadığı ekonomik ve demografik sorunları inceleyen bilim adamı Nicholas Eberstadt, "Kuzey Kore gibi kapalı bir ülkeden gelen her bilgi, hatta sadece söylenti bile yararlıdır" diyor. Başarısız para reformuyla ilgili haberleri kast eden Eberstadt, "Oradan bu tür bilgiler almaya pek alışık değiliz. Sıradan insanların tepki gösterdiğini duymak şaşırtıcı" diye ekliyor. Kısacası, Kuzey Kore'den artık düzenli biçimde gelen haberler, sürekli olarak rejimin çöküş ihtimalini tartışan istihbarat çevrelerince dikkate alınıyor. Muhbirlerin sızdırdığı bilgiler muhtemelen, Kuzeyin nükleer programıyla veya ABD'nin asıl merak ettiği konu olan lider kadrosundaki değişimle ilgili sorulara cevap sağlamayacak. Şimdiye kadar bu muhbirlerin yöneticilerle teması olduğunu ya da onlarla ilgili özel bilgilere sahip olduğunu gösteren bir kanıt yok. Muhbirlerin Güney Kore ve ABD istihbarat teşkilatlarına sağladığı fayda da sınırlı. Çünkü Kuzeyde geniş bir cep telefonu altyapısı yok. Bu nedenle Kuzeyli istihbarat yetkililerinin konuşmaları dinleme riski daha fazla ve Güneyliler de muhbirleri gerçek zamanlı olarak da yönlendiremiyor. Üst düzey bir ABD'li istihbaratçı, "Bu muhbirleri kullanarak Kuzey Kore'nin uranyum projesiyle ilgili bilgi alamazsınız" diyor. Bu yüzden geleneksel istihbarat toplama yöntemleri hâlâ ana veri kaynağı. Yani uydu görüntüleri, telefon ve bilgisayar iletişimi ve Güney Kore istihbarat servisinin ajan ve muhbirleri. Ama web sitelerinin rejime zarar verdiği anlaşılıyor. Zaaflarını asla kabul etmeyen Kuzey Kore istihbarat kurumları, bir süre önce Güney Kore'nin "rejimi yıkmak için her tür casusluk faaliyetine başvurarak yürüttüğü komplonun, sınır bölgelerinden ülkenin kalbine kadar ilerlediğini" açıkladı. İntikam yemini edilen açıklamada, "ayaktakımı" denen grup da özel olarak hedef alındı. Bu ifadeyle, liderlerine verdikleri sadakat yeminine fikirleri gereği veya para uğruna ihanet eden Kuzey Koreliler kastediliyor. Oluşturulan muhbir ağı, Kuzey'deki rejimin zaaflarından yararlanan yeni bir istihbarat anlayışının parçası. Bu konudaki ilk değişim, ülkede açlığın kol gezdiği 1990'larda yaşandı. Karneyle yapılan yiyecek dağıtımının çöktüğü ülkeden kaçanlar, ABD ve Güney Kore istihbarat kurumlarının kucağına düştü. Kuzey Kore bu açlık nedeniyle, tüccarların sınırı geçerek Çin'e gidip yiyecek getirmesine izin vermişti. Yabancı istihbaratçılar, haber kuruluşları ve Kuzeydeki rejimi değiştirmek isteyen çevreler, Çin'e giden bu kişilerle temasa geçti. İnsan hakları savunucularının kurduğu ilk web sitesi beş yıl önce açıldı. Şimdi bu türden beş site var. Bunların en az üçü, Ulusal Demokrasi Vakfı aracılığıyla ABD Kongresi'nden mali destek alıyor. Web sitelerindeki haberler, özellikle Güney Koreliler için öğretici oldu. Güneydekiler "Münzevi Krallık" diye isimlendirilen bu ülkeyle ilgili değerli bilgiler edindi. Bu bilgiler, Güneydeki hükümetin ve siyasi çevrelerin önyargılarından uzak. Zira oradaki anti-komünist çevreler Kuzeyi en kötü biçimde yansıtırken, barış ihtimalini yok etmek istemeyen liberaller de olumsuzlukları görmezden geliyor. Kuzeyden Güneye kaçtıktan sonra Daily NK adlı sitede internet gazeteciliği yapan Mun Seong-hwi, "İşimle gurur duyuyorum. Dünyanın Kuzey Kore'yi olduğu gibi görmesini sağlıyorum" diyor. Muhbirlerle çalışan Mun, geride kalan akrabalarına zarar gelmemesi için takma ad kullanıyor. Mun muhbirlerin yetkililerle sürekli köşe kapmaca oynadığını söylüyor. Kuzey Kore devleti cep telefonu aramalarını tespit edebilir, ama cihazların yerini tespit etmesi zor. Bu yüzden, polisler taşrada elektronik takip cihazlarına sahip ciplerle devriye geziyor. Mun'u haftada bir kez arayan muhbirler, asla gerçek isimlerini vermiyor ve telefonlarını evlerinden uzakta saklıyor. Bütün bu önlemlere rağmen, muhbirler bazen yakalanıyor. Web sitelerinden birisini yöneten Ha Tae-keung, Mart ayında silah fabrikasında çalışan bir işçinin cep telefonuyla yakalandığını söyledi. İşçi Güneye bilgi sızdırdığını itiraf etmiş. Bir kaynağa göre, bu işçi idam mangasınca kurşuna dizilmiş.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.