Pazartesi 02.08.2010

Erkekleri Henüz Yenilmiş Saymayın

Kadınların elde ettiği kazanımlar cinsiyet eşitliği sağlıyor mu?

Amerikan işgücüyle ilgili bir ayrıntı şöyle: Amerikan Gelişim Merkezi'ne göre, erkekler 40 yıllık bir çalışma hayatında, kadınlardan ortalama olarak 431 bin dolar daha çok kazanıyor. Bunun tam zıddı olan bir diğer ayrıntı da şu: Geçtiğimiz on yılda, Amerikan tarihinde ilk kez erkeklerin işgücündeki üstünlüğü sona erdi. Federal İşgücü İstatistikleri Bürosu'na göre, Mart ayında biten bir yıllık dönemde, kadrolu çalışanların çoğunluğunu kadınlar oluşturdu. Bunun temel nedeni, son kriz sırasında işlerini kaybedenlerin üçte ikisinden fazlasının erkek olması. Erkekler şu sıralarda kadrolu işlerde çoğunluğu az farkla tekrar ele geçirdiler, çünkü yazın artan inşaat işlerini genelde onlar yapıyor. Amerika'da bundan sonra işgücü istatistikleri sürekli değişebilir. Erkekler yaz aylarında, kadınlar ise kış aylarında çoğunluğu oluşturacaktır. Kadınların geniş kazanımlar elde etmesi, daha önemli bir soruyu gündeme getiriyor. Yoksa kadınlar günümüzün işlerine erkeklerden daha mı yatkın? Hana Rosin'in "Erkeklerin Sonu" başlıklı yazısını kapağına taşıyan The Atlantic dergisi, bu ayki sayısında kışkırtıcı bir şekilde bu soruyu soruyor. Rosin, "Ya modern sanayi sonrası ekonomi, erkeklerden çok kadınlara uygunsa?" diye sorduktan sonra ekliyor; "Sanayi sonrası ekonomide, erkeklerin önem verdiği büyüklük ve güç önemsiz. Bugün en değerli özellikler sosyal zekâ, açık iletişim ve sakince oturup bir konuya odaklanmak. Erkekler bu konularda zayıf". Rosin'in sorusu mantıklı. Kadınların öne çıkacağı yeni bir çağa girmekte olduğumuzu yüksek sesle dile getiren başkaları da var. Rosin, doğacak çocuğunun cinsiyetini belirlemek için yüksek teknolojiden yararlanan Amerikalıların, çoğunlukla kız çocuk istediğini vurguluyor. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki mesleki ve idari işlerin yüzde 51'i kadınların elinde. Bu oran 1980'de yüzde 26'ydı. Amerika'da iktidardaki seçkinlerin ve toplumsal hiyerarşinin en altındakilerin çoğunluğu hâlâ erkek. Bazı hesaplamalara göre, ABD'deki mahkûmların yüzde 90'ı erkek. Yine evsizlerin ezici bir çoğunluğunun da erkek olduğu tahmin ediliyor. Okul başarısının çalışma hayatındaki başarıyı belirlediği düşünülürse, kadınlar iş hayatında önümüzdeki on yıllar boyunca daha başarılı olabilir. Çünkü kızların okul başarısı hiç olmadığı kadar yüksek. Ulusal Onur Topluluğu'na üye en iyi lise öğrencilerinin yüzde 64'ü kız. Eğitim Politikası Merkezi'ne göre, erkek öğrenciler ABD'nin bütün eyaletlerinde okuma testlerinde kızların gerisinde. Ben yine de bu gelişmeye şüpheyle yaklaşıyorum. Sanırım kadınların üstün olacağı bir döneme değil, daha çok, gerçek bir cinsiyet eşitliğine doğru yol alıyoruz. "Erkeklerin sonu" iddiası sizi heyecanlandırmasın. Bunun nedenlerinden birisi, kadınların kazanımlarının hâlâ erkeklere yetişme çabasının ürünü olması. Yetişmek, geçmekten daha kolaydır. Dahası, okul başarısındaki farklar gerçek olmakla birlikte mütevazı. Erkekler ve kızlar matematikte neredeyse eşit. Eğitim Politikası Merkezi'ne göre sözel becerilerde, ilköğretim çağındaki kızların yüzde 79'u, erkeklerin de yüzde 72'si yeterli olarak kabul edilen düzeyde okuyabiliyor. Daha üst kategorilerde ise erkek öğrenciler başarılı. Eğitim Yetenek Sınavı'nda tam puan alan öğrencilerin yüzde 62'si erkek. "Erkek Öğrenciler Neden Başarısız" kitabının yazarı Richard Whitmire gibi bazı eğitim uzmanları, kızların başarısının kısmen okullardaki eğitim yönteminden kaynaklandığını söylüyor. Müfredatı değiştirerek erkek öğrencileri ilginç buldukları kitaplar okumaya sevk etmek, onları okuma konusunda geliştirebilir. Erkekler buna rağmen geride kalırsa, onlara daha uygun başka değişiklikler yapılır. Bence cinsiyetler arasındaki mücadeleyi abartıyoruz. Henry Kissinger'ın bir zamanlar dediği gibi, "Cinsiyet savaşını hiç kimse kazanamayacak, çünkü düşmanlar arasında çok yakın ilişkiler var". Biz erkekler, eşlerimizin ve kızlarımızın işyerinde tacizle değil fırsatlarla karşılaşmasını isteriz. Kadınlar, kocalarının ve oğullarının hapishane yerine yönetim katlarında olmasını isterler. Neredeyse herkes hemcinsinden değil adaletten yanadır. Gerçek şu ki, kadınların bizimle daha eşit olması genelde biz erkeklerin işine geldi. Durgunluk sırasında işini kaybeden erkeklerin çoğunun eşi çalışıyor ve mortgage taksitlerini ödüyor. Kadınlar özellikle sosyal hizmetler sektöründe öne çıktılar ve çoğunluğu erkek olan işsizler ve evsizler için yeni programlar geliştirdiler. Bu yüzden, cinsiyet savaşını ve kazananın olmadığı mücadeleleri unutun. Büyük ihtimalle, biz erkekler kadınların da yardımıyla durumumuzu korumanın bir yolunu bulacağız. Akıllı ve yetenekli kadınların becerilerini geç de olsa insanlığın (Y kromozomlu erkekler dâhil) hizmetine sunmasından biz de karlı çıkacağız.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.