Pazartesi 06.12.2010

İrlandalıların Farklı Bir Yüzü

21'inci yüzyılda İrlandalıların koltuklarından kalkmaları biraz zaman alır, ama kalktıklarında da güçlü bir görev bilinciyle ve heyecanla hareket ederler. İrlanda Cumhuriyeti'nde kayıtlara geçmiş en soğuk Kasım aylarından birisi yaşanırken 27 Kasım'da yürüyüşe geçen muazzam sayıdaki gösterici, Liffey Nehri'ni geçerek şehrin Merkez Postanesi binasına doğru yürüdü. Protesto sloganları ve yazılı afişler taşıyan göstericiler, hükümetin istifa etmesini istiyordu. Göstericilerin varış noktasının simgesel önemi çok açıktı. Bina, İrlanda'yı sömürge yönetiminden çıkarıp özgürleştirmek amacıyla mücadele veren devrimcilerin, 1916'da ilk İrlanda Bağımsızlık Bildirgesi'ni okudukları yerdi. İrlandalılar bu kez, çoğu kişinin ulusal egemenliğe indirilmiş bir darbe olarak gördüğü uluslararası ekonomik kurtarma paketini protesto ediyordu. Şu anda Etiyopya'daki yardım örgütünde çalışan İrlandalı bir arkadaşım, Somalili bir çiftçinin kendisine "Sizin kurtarma işleri nasıl gidiyor?" diye sorunca, dünyanın İrlanda'daki krizi nasıl dikkatle izlediğini anlamış. Son birkaç haftadır Dublin'de her köşe başında görülen uluslararası haber kuruluşları, Cumartesi günü İrlandalıların farklı bir yüzünü, yani mücadeleci yüzünü gördü. Kalabalığın gürültülü tutkusu, boyutu ve göstericilerin çeşitliliği (resmi tahminlere göre 50 bin, haber kuruluşlarına göre 100 bine yakın gösterici vardı), 1970'lerin başındaki insan hakları gösterilerinden beri Dublin sokaklarında hiç görülmemiş türdendi. İrlandalıları topluca sokaklara çıkarmak epey zaman aldı. İlk ekonomi şakalarına gülmüştük ("İzlanda ile İrlanda arasındaki fark nedir? Bir sessiz harf ve altı ay."). Yunanlılar araba yakıp Atina sokaklarındaki dükkânları tahrip ederken biz sadece izledik. Aynısının bizim başımıza da geleceğini hiç düşünmedik. Şu anki ekonomik sarsıntının derinliği, sıradan bir İrlandalının bütünüyle anlamak bir yana, zor kabulleneceği cinsten. İrlanda'nın dokunduğu her şeyi altına çevirdiği, vatandaşlarının gösteriş ve lükse dayalı bir alışveriş çılgınlığına kapıldıkları "Kelt Kaplanı" döneminde, ülkenin hata yapması imkânsızdı. Bugün baş döndürücü başarı kaleleri yıkıldı ve olağanüstü bir itibar kaybı yaşandı. Belki de İrlandalıların şimdiye dek kısmen gerçeklerden kopuk yaşamalarına neden olan şey, ülkenin bankalarına, şirketlerine, müteahhitlerine ve vatandaşlarına hızlı büyüme döneminde egemen olan açgözlülük ve sonrasında gelen çöküşün boyutuydu. Küçük ama önemli protesto gösterileri düzenli olarak yapılıyordu. Ekim 2008'de gösteriye yürüteç ve tekerlekli sandalyeyle gelen yaşlılar, devlet binalarının önünde toplanıp sağlık yardımlarındaki kesintileri protesto etti. Geçen Eylül'de, yaşadığı zorlukları protesto etmek için çimento kamyonuyla devlet binalarının kapılarına çarpan Joe McNamara adlı iflas etmiş bir müteahhit, bir halk kahramanına dönüştü. McNamara, yöneticilere karşı çıkan "çalışan adam"ın sesi olarak görüldü. Krizin gerçek boyutu kamu harcamalarındaki kesintiler, işsizlik ve varlık fiyatlarının gerilemesiyle kendini iyice gösterince, şaşıran İrlandalılar umutsuzluğa kapıldı. Bu duygu son haftalarda dehşet ile öfke arasında bir noktaya geldi. Öfke, utanç verici bir durum olarak görülen kurtarma talebinin de ötesine geçti. Borçları geri ödemek için gerekli olan sert kemer sıkma önlemlerinin kaçınılmazlığı, banka hissedarlarını ve tuzu kuru müteahhitleri kurtarmanın yükünü İrlanda halkının sırtına bindiren hükümetin ihaneti olarak algılanıyor. Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu yetkililerinin geçen ay sonunda Dublin'e gelmeleri, her şeyin üstüne tuz biber ekti. Bir radyo programcısının dediği gibi, bu yetkililer Dublin'e "Noel alışverişi yapmak için gelmediler". Bugünlerde İrlanda'da yüzü gülen insan sayısı çok fazla değil. Ancak İrlandalılar en azından bir şeyleri değiştirmek için hareket geçiyor. Dublin sokaklarının dondurucu beyaz zemininde yürüyen insanlar, adeta İrlandalıların ortak ruh halinin dile gelmeye ve sesini duyurmaya başladığını gösteriyordu. Ancak İrlandalıların hükümete ve ondan da öte euro bölgesinin yöneticilerine insanların kendilerini bu bataklığa sürükleyenlerden bıktıklarını ve Noel konuklarından daha adil bir muamele beklediklerini duyurabilmeleri için ne kadar bağırmak zorunda kalacakları henüz belli değil.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.