New Yorklu Gençler Yüzmek İçin Uzağa Gitmiyor

Son bir kaç yıldır yaz aylarında Rockaways (Queens semtinin doğu kesiminde yer alan, yıkık dökük bungalovların, uyuşturucu müptelalarının oturduğu apartmanların ve Büyük Buhran döneminden kalma tahta kaldırımların bulunduğu bir yer) tuhaf bir şekilde Brooklyn ve Manhattan'da yaşayan havalı gençlerin gözde mekânı oldu. Vitessiz bisikletler, kiralık arabalar ve kaykaylarla buraya gelen gençler, bungalovlarda barbekü partileri yaparak ve meyhanelerde piña colada'larını yudumlayarak bir zamanlar göz ardı edilen bu sahil kasabasının yaz aylarını canlandırdı. Ayrıca bu yaz, kinoa ve siyah fasulyeli hamburger ve pirinç sütü satan tezgâhlar mantar gibi çoğaldı. Açık hava konserleri düzenleniyor. Emlakçılar genç profesyonellere buradaki daireleri yazlık olarak kiralamaya çalışıyor. Brooklyn'deki Roberta's isimli büfenin sahibi Chris Parachini, "Her şeyden bir tutam barındırıyor. Los Angeles'taki Venice plajının 25 yıl önceki halini hatırlatıyor biraz" diyor. 10 yıldır Rockaways'e gelen Parachini, hamburger restoranı Rippers'ın ortaklarından. Halk arasında Rocapulco olarak da bilinen Rockaway Yarımadası, ya da kısaca Rock, büyük bir plaja sahip sahil şeridiyle, 17 kilometre uzunluğunda bir toprak parçası. Plajın el değmemiş bir bölümüyse, bir ormana, kum tepelerine ve göçmen kuşlar için yuvalara ev sahipliği yapan Gateaway Milli Parkı'nın bünyesinde. Ancak Rockaways'ın doğu tarafı, şehir hayatının çökmesi adına bir örnek teşkil ediyor. Bir zamanlar Victoria dönemine özgü zarif malikânelerle dolu olan Rockaways'in popülaritesi İkinci Dünya Savaşı'nın ardından düşüşe geçti. Semtler sosyal konut projeleri için yerle bir edildi. "Okyanus ve Şehir Arasında: New York, Rockaway'in Dönüşümü" kitabının yazarlarından Lawrence Kaplan, "Yazlık kiralayanlar bir anda kayboldu" diyor. Ancak 10 yıl kadar önce durum değişmeye başladı. Rockaway Plajı'nı hafta sonları mesken tutan ilk grup, sörfçüler oldu. (Uzun zaman önce İrlanda Rivierası adı verilen batı ucundaki tenha bir plaj olan Breezy Point, yaşlı New Yorklular için hâlâ popüler bir yazlık mekân). Sörfçüler sörf tahtalarıyla metroya binip Rockaway Plajı'na yol alıyor. Burada bir başkaldırı da söz konusu: Sörf yasak ve sörfçüler bazen para cezasına çarptırılıyor. Ama New York şehrinin içinde sörf yapılan tek yer olan 90'ıncı Sokak plajına iki adet dalgakıranın inşa edildiği 2005'ten beri sayıları artmaya devam ediyor. 34 yaşındaki Dave Youn ve diğer 13 sörfçü, genelde sadece sörf tahtalarını koymak için aylık kirası bin 100 dolar olan iki katlı bir bungalov kiralıyor. Kiranın ucuz, ulaşımın kolay, plajların da tenha olduğuna dair söylentiler hızla yayıldı. Kumlu plajı ve aile tesislerinden yoksun olması, Rockaways'a olan ilginin başl ıca nedenlerinden. Rockaways'in fakir sakinleri yıkık dökük bungalovların bazılarını evleri bellemiş olsa da, şehirlerde yaşayan profesyoneller bunları içlerinde espresso makineleri ve bahçe mobilyaları bile bulunan lüks birer keyif evine dönüştürüyor. Deniz kenarındaki büyük kulübeler ve cam kaplı apartmanlar diğer sahil kasabalarındakilere göre çok cüzi bir fiyatla yazlık olarak kiralanıyor. Manhattan'da yaşayan iç mimar Benjamin Noriega-Ortiz, "Kafama estiği anda kaçabileceğim bir yer istedim. En sevdiğim şey terasımızın konforunda okyanusu seyretmek. Bazen lüksten uzaklaşmak istiyorsunuz" diyor.