Pazartesi 27.08.2012

Hediyelik Eşyanın Yeniden Keşfi

Kraliçenin elmas jübilesiyle Olimpiyat Oyunları sayesinde İngiltere bu yıl hediyelik eşyalarda bir patlama yaşıyor. Yaklaşık on altı dolara 2'nci Elizabeth'in büstü şeklinde bir jöle kalıbı alabiliyorsunuz. 2 bin 240 dolaraysa İngiltere bayrağı desenli el yapımı bir jübile yatağıyla evinizi donatabilirsiniz. Bunların yanında bir de Londra Olimpiyatları temalı 1.5 milyar dolarlık bir hediyelik eşya sektörü var ki, küçük İngiltere bayraklarından Olimpiyat maskotu Wenlock'un oyuncak bebeklerine kadar seri üretilmiş ufak tefek şeylerden oluşuyor. Aslında bu yazın en unutulmaz desenlerinden bazıları ucuz eşyalarda görülebiliyor. Bunlar Londra'dan "Create" adl ı bir sanat organizasyonunun sipariş ettiği şeyler. Create, beş tasarımcıdan dış kaynaklı özensiz hat ı ral ıklara alternatifler geliştirmelerini istemişti. Bu nesneler belli bir yeri ve zamanı ifade etmesi bakımından yalnızca hediyel ik eşya işi görmekle kalmıyor. Tarih ve mekânı hatırlatsın diye aldığımız çay kupaları veya tişörtlerden farklı olarak, olayların ne anlama geldiği ve onları temsil eden eşyaların raflarda tozlanmaya değip değmediği konusunda bizi düşünmeye de zorluyor. Barnaby Barford'un Londra ilçelerinden Tower Hamlets'taki Blind Beggar (Kör Dilenci) barından esinlenerek yaptığı porselen ev, André Klauser'ın dökme demir palamar babası ve Ed Carpenter'ın yerel argo sözler işlenmiş emaye rozetleri bunlardan bazıları. Hepsi de Olimpiyat Parkı'nın bulunduğu Doğu Londra'yı ifade ediyor, hepsi de orada yaşayan veya çalışan tasarımcıların eseri. Dominic Wilcox'un 25 santimlik plağı, somonların işlenmesinden gözlük camı imalatına kadar, Doğu Londra'daki 21 mesleğin sesini dinletiyor. Donna Wilson'un "egzersiz ajandalar ı" da Doğu Londra'da spor yapılabilecek parkları gösteren haritalar ıyla Ol impiyatlara gönderme yapıyor. Hediyelik eşya alma âdeti en az Ortaçağa, hacıların kut sal topraklardaki yolculuklardan türlü şeyler getirdikleri günlere dayanıyor. Nitekim New York Metropolitan Sanat Müzesi'ndeki "Bizans ve İslam: Geçiş Çağı" adlı sergide de altıncı-yedinci yüzyıla ait, muhtemelen Suriye'den gelme, madeni para büyüklüğünde pişmiş toprak diskler görülüyordu; hacılar bunları ermişlerle karşılaşmalarının hatırası olarak saklıyormuş. Günümüzdeyse hediyelik eşyaların çoğu Uzakdoğu'da seri olarak üretiliyor. Daily Mail gazetesine göre Londra 2012 web sitesinde Şubat'ta satışa sunulan 194 parçanın ancak yüzde 9'u İngiltere malıyken yüzde 62'si Çin'de üretilmişti. Fakat hediyelik eşyalardan, porselen üreticisi Royal Crown Derby'nin 930 dolarlık Elmas Jübile çay takımı gibi evladiyelik kaliteye sahip pahalı ürünler de çıkabiliyor. Bir de ulusal bayraklar gibi gurur nesneleri veya eleştirel şeyler var; örneğin, İngiliz tasarımcı Lydia Leith'in geliştirdiği, Kraliçe Elizabeth'in titrek jöle büstünü yapmaya yarayan kalıp. Create ürünleriyse tamamen farklı bir kategoride yer alıyor. Bunlar bir bakıma değerli; sonuçta ince bir zevke sahip, küçük partiler halinde yerel olarak üretilen el sanatlarıyla karşı karşıyayız. Fikir ve yapı olarak sağlam olmalarının yanında fiyatları da makul. Wilson'un egzersiz ajandasını 16, Carpenter'ın argolu rozetlerini de 23 dolara alabiliyorsunuz. (Onları theotheo. com adresinden bulabilirsiniz.) Create ürünlerinin tasarım ve imalatını denetleyen Thorsten van Elten, "Pratik ürünler yapmamız gerekiyordu" diyor. Eşyaların geniş kitlelere hitap edebilmesi için fiyatlar uygun tutulmuş. Fakat ne kadar uygun fiyatlı olsa da bu eşyalar dayanıklı olacak şekilde geliştirilmiş. Bunun gerisinde de Doğu Londra argosu ve daktilo sesleri gibi yok olmaya yüz tutan önemli kültürel öğeleri koruma arzusunu görebiliyoruz. Kışkırtıcı çalışmalarıyla bilinen tasarımcı Constantin Boym, Create ürünlerindekine benzer (yani bizzat hatırlama eylemi hakkında soru sorduran) eşyaları tanımlamak için "meta-hediyelik eşya" sözünü kullanıyor. Boym ve karısı Laurene'in 1997'de geliştirmeye başladığı Felaket Binaları serisi bunun klasik bir örneği. Nikel maketler, dehşet verici olaylardan etkilenmiş yerleri, örneğin, 2005'teki Katrina Kasırgası'nda zarar gören New Orleans Superdome'u temsil ediyor. Create ürünlerinden de anlaşılacağı gibi, meta-hediyelik eşyalar tanıdık anıtlara saygı gösterme kaygısı taşımıyor. O bakımdan Tobias Wong'un 2002 tarihli kibrit kutusu da meta-hediyelik eşyalarla benzer özellikler gösteriyor. Dünya Ticaret Merkezi'nin kükürt uçlu kuleleri dışında kibritsiz olan bu iğneleyici, nükteli ve felsefi bakımdan rahatsız edici ürün ateşlenmeye hazır. Eylül ayında Vancouver Müzesi'nde açı lacak olan Wong sergisinin küratörlüğünü üstlenen Todd Falkowsky, "Rafınızda bir hatıra olarak durmuyor, sizi bir şeyler yapmaya veya yapmamaya kışkırtıyor" diyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.