Pazartesi 27.08.2012

Korkunun Kokusunu Almak İnsanoğlunun Tekelinde Değil

İspanya'nın Almeria şehrinde bulunan Kurak Bölgeler Deneysel Araştırma İstasyonu'ndan biyolog Deseada Parejo, boyları alakargalara yakın, renkli ve uzun kuyruklu mavi kuzgunların ailesel davranış dinamikleri üzerine çalışıyordu. Bu kuşların yavrularından birini alarak boy ve ağırlığını belirleyecekti ki, kuşun tepkisi ile karşılaştı: Küçük yavru, çay kaşığının yarısı kadar yapışkan ve turuncu renkli bir sıvı kustu. Parejo, aynı tepkiyi diğer yavrulardan da aldı: "Bugüne kadar birçok başka kuş türü üzerinde çalıştım ancak bu tür bir kusma davranışı ile hiç karşılaşmamıştım." Bu s ıvının z amanla d eğişen b ir kokusu var. Parejo, "Başlangıçta portakal suyuna benziyor. Sonrasında ise böcek gibi kokuyor, tıpkı annelerinin onlara yemeleri için getirdiği böcekler gibi" diyor. Biology Letters dergisinin son sayısında Parejo ve ekibi, "korku kokusu" adını verdikleri aroma üzerinde yaptıkları çalışmaları anlatıyor. Araştırmacılar reflü refleksi adını verdikleri tepkinin bir tür savunma mekanizması gibi çalışabileceğini, bu şekilde yılan ve kemirgenleri savuşturmaya yardım edeceğini ifade ederken diğer yandan da anne babalarının bu işareti algıladıklarında nasıl tepki verdikleri ile ilgileniyorlar. İşaretleri algılıyorlardı ancak bu yavrularının yardımına koştukları anlamına gelmiyor. Bulgular, koku alma becerileri ile öne çıkmayan türlerin dahi, diğer hayvanların korktukları zaman salgıladıkları kokuyu algılayabildiklerine işaret eden kanıtları destekliyor. Uzun zamandır, özellikle insanların ve kuşların, tehditleri değerlendirme konusunda görme ve duyma yetilerine bel bağladıkları düşünülüyordu. Ancak geçtiğimiz dönemde yapılan araştırmalar kuşların da insanlarda olduğu gibi korkuyu koklayabilen burunlara sahip olduklarını, insanların kokulardan etkilendiklerini hem kuşlarda hem de insanlarda etkisini benzer şekilde gösteren ortak kokunun ise "acizlik kokusu" olduğunu ortaya çıkardı. Biyologlar uzun zamandır, baskı altındaki bireyin veya hayvanın yaydığı kimyasal sinyallerin alıcılar üzerinde acındırma veya korkuya işaret eden benzer etkiler bıraktığının farkındaydı. Karıncalar, yuvalarında tesis ettikleri huzura karşı bir tehdit algıladıklarında alarm fermonlarını salgılayarak türdaşlarını koloni halinde savunma yapmaya çağırıyor. Avusturyalı bal arısı araştırmacısı Karl von Frisch, 1930'lu yıllarda yaralı golyan balıklarının "Schreckstoff" ismi verilen ve "korkutan artık" anlamına gelen maddelerden salgıladığını keşfetti. Bu şekilde yakındaki golyan balıklarının tehlikeden kaçması mümkün oluyordu. Nöroanatomi çalışmaları, kuşların koklamaya yarayan uzuv ve sistemlerinin güçlü olduğunu ortaya çıkardı. Fairbanks'ta bulunan Alaska Üniversitesi Kutup Biyolojisi Enstitüsü'nden kıdemli araştırma görevlisi Julie C. Hagelin, "Üzerinde çalıştığım ibikli deniz kuşları çiftleşme döneminde mandalina gibi kokuyor. Birbirlerinin enselerini kokluyorlar" diyor. Parejo, mavi kuzgun yavrularının örümcek veya kırkayak türü zehirli böceklerle beslediğini söylüyor. Yavru kusunca, saldırgan bu zehri algılayıp avının tehlikesi olduğunu düşünüyor. Uygulanan stratejinin işe yarayıp yaramadığı bilinmiyor ancak ebeveynlerin bu tepkinin farkında olduğu bir gerçek. Son dönemde gerçekleştirilen deneylerde, yuvaların yakınına portakal renkli kusmuk veya limon esansı eklendi, ebeveynlerin yuvaya geri dönmelerinin daha uzun zaman aldığı ve kusmuk kokusu ortamda kaldığı sürece yavrularını daha seyrek şekilde besledikleri görüldü. Parejo, "Hayatta kalarak sonraki yıl yeniden yavrulamak, hemen ş imdi yavrularınla birlikte ölmekten daha iyidir" yorumunda bulunuyor. İnsanlar da belanın kokusunu alabiliyorlar. Viyana Üniversitesi'nden Karl Grammer ve meslektaşları Neuroendocrinology Letters dergisinde, çalışmalarına katılan deneklerin, çok kısa süre önce korku filmi izleyen kadınların koltuk altlarının tren yolculuğuna ilişkin bir belgesel izleyen kadınlarınkine oranla "daha güçlü ve daha çirkin bir koku" yaydıklarını ifade ettiklerini ve bu kokunun onlara saldırganlığı anımsattığını ortaya çıkardı. Araşt ırmacı ların, insanlarda Schreckstoff'un karşı l ığının ne olabileceğine dair hiçbir fikirleri yok. Ama bunu ebeveynlerinizden uzak tutun çocuklar, yoksa 1 hafta boyunca hiçbir şey yemeyebilirsiniz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.