Pazar 16.03.2014

Ukrayna'da kaybolan 250 kişinin esrârı

KİEV, Ukrayna - Volodimir Daniluk geçen yıl Ukrayna'daki hükümet aleyhtarı gösterilere katılmış eski bir Soyvet Ordusu mensubuydu. 55 yaşındaydı Daniluk; karısından ayrılmıştı ve protestolarla geçen kış aylarında onu televizyondaki canlı yayında gören ailesiyle de pek irtibatı kalmamıştı. Sonra otoritelerin başkent Kiev'deki müdahaleleri başladı. Çevik kuvvet ve göstericiler çatıştı, onlarca insan öldü ve Devlet Başkanı Viktor F. Yanukoviç'in hükümeti düştü. Daniluk ortadan kayboldu. Aradan geçen haf talarda Ukrayna geçici yönetimi, muhalefet üyelerinin kayıpları aramak için hapishane, morg ve hastaneleri araştırmasına izin verdi. Ona rağmen ne Daniluk'un ne de 250'yi aşkın diğer kayıp Ukraynalının izine rastlandı. Sanki buhar olup uçan bu insanlara ne olduğundan endişe ediliyor. Daniluk ve diğerleri polisin suç eylemlerine kurban mi gittiler, yoksa onlardan bazıları sessiz sedasız eski hayatlarına mı döndü? Daniluk'un kız kardeşi Galina Onişçuk, ağlayarak, "Annemiz diken üstünde, sürekli beni arıyor" diyor. Kayıpları bulma çalışmalarına öncülük eden Euromaidan S.O.S isimli gönüllü grubuna göre, protestoların başladığı Aralık ayından beri toplam 661 kişinin kaybolduğu bildirilmiş. Grubun koordinatörü Vitali Selik, onların çoğunun hapishane hücrelerinde veya hastanelerde bulunduğunu ya da kendiliğinden ortaya çıktığını belirtiyor. Selik, kalan vakaların da çoğunun çözülmesini ve şu an kayıp durumda olanların gün yüzüne çıkmasını bekliyor. Fakat bu umudun gerisinde ciddi endişeler de yatmıyor değil. Bu endişeler kayıp durumda olan birçok kimsenin çevik kuvvet birimi "Berkut" tarafından; ya da Yanukoviç'in iktidarda kalması için faaliyet gösteren Rus yanlısı provokatörler veya gayri resmi güçler tarafından yakalandıktan sonra ortadan kaybolduğu ihtimaline dayanıyor. Dile getirilen iki örnek var. Birincisi, deprem bilimcisi ve muhalefet eylemcisi Yuri Verbitski'nin Kiev'deki bir hastaneden kaçırıldıktan sonra Borispi l yakınlarındaki bir ormanda ölü bulunması. Onunla birlikte kaçırılan ama sağ kurtulan İgor Lutsenko, gazetecilere, onları kaçıranların Rusça konuştuklarını, onları dövüp muhalefet hakkında sorguladıklarını ve genel olarak pol is gibi davrandıklarını açıklamıştı. İkinci örnek de, Maidan olarak bilinen Bağımsızlık Meydanı'na göstericileri taşıyan AutoMaidan isiml i sürücü hareketinin örgütleyicisi Dmitro Bulatov'un kaçırılması. Bulatov Ocak sonunda kayboldu. Bir hafta sonra ortaya çıktığında, Rus özel servislerinden mensupların yaptıklarını söylediği işkence izleri taşıyordu. O günlerde Yanukoviç'in kontrolünde olan Ukrayna İçişleri Bakanlığı, Bulatov'un provokasyon yapmak için kendini kaçırılmış gibi gösterdiğini ima etti. Kamuoyu, kayıp vakalarında hükümet parmağı olabileceğinden şüphe duymaya başladı. Bakanl ığa bağl ı çevik kuvvetin istismarları biliniyor. Batı Ukraynalı çiftçi Mihailo Gavriluk'un geçen ay gözaltına alındıktan sonra soğukta ayakta durmaya zorlanması, bu arada maskeli polis memurlarının fotoğraf çektirerek onunla çirkince alay etmesi bunun bir örneğiydi. Fakat çok geçmeden Gavriluk'un şansı dönmüş. Çevik kuvvet polisi fazla meşgul olduğu için gözaltına alınanlar sık sık şehrin değişik yerlerindeki karakollara veya hastanelere bırakılıyormuş. Gavriluk, onu muhalif Afganistan gazilerinin faal olduğu bir hastaneye naklettiklerini aktarıyor. Gaziler onu çabucak tekrar meydana götürmüşler. Dolayısıyla polis kovuşturma için almaya geldiğinde onu bulamamış. Yine gözaltına alınmış olanlardan Andri Babin, Ukraynal ı lar mücadeleye katıldıkça tutuklanan insanların çokluğundan dolayı emniyet teşkilatının işini yapamaz hale geldiğini belirtiyor. Onun sözleriyle, "Resmen bir savaş sürüyordu." Babin'e göre bunun sonucunda göza l t ında ki ler in ba z ı sı , memurların tarafsız olduğu veya muhalefete sempati beslediği karakollara bırakılmış. Fakat aynı şartlardan dolayı gözaltına alınanların bir bölümü bütün bölgeye dağıtılmış ve bu da polis istismarına kapı açmış. Tutukluların tam bir hesabını yapmanın zorluğu da bu yüzden. Selik, gözaltıların tutulduğu yerlerde birçok kan izine rast la nd ığ ı na , bunla r ı n muhtemelen polisin suç eylemlerine delalet ettiğine dikkat çekiyor. "Her yerde kan izi bulunuyor bulunmasına, ama onların kimlere ait olduğunu bulmak için DNA testlerine ihtiyaç var. Bunca işi polisin yapıp yapmayacağıysa şüpheli" diyor Selik. Kesin bilginin yokluğunda vakalar, 19 Şubat'ta evinden çıktıktan sonra geri dönmeyen Volodimir Tsarenko'nunki dahil, sürüncemede ve çözümsüz kalıyor. Güçlü mi l l iyetçi duygular besleyen ve bir emekli olan Tsarenko son olarak, Kiev'in güneyindeki bir karayolunun yanında yürürken görülmüş. Tsarenko'nun oğlu Oleksandr, o sıralarda hükümetle muhalefet arasında şiddetli bir gerilim olduğunu; muhaliflerin başkente ulaşmasını istemeyen Yanukoviç yanlısı çetelerin veya polis memurlarının babasını almış olabileceklerinden şüphelendiğini söylüyor. "Maidan karşıtlarıyla dolu birçok otobüs o gün etrafta dolaşıyordu" diyor Oleksandr, "belki babamı onlar kaçırdı."
C. J. CHIVERS

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.