Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Âleme verir talkını kendi yutar salkımı

Türk aydınlarının (akademisyen, entelektüel, vb.) en önemli sorunlarından biri, uzmanlık alanlarında bile çifte standartlı olmalarıdır.
Örneğin, başka ülkelerdeki meseleleri ele alırken, evrensel hukuk ilkelerine, demokratik değerlere dayanırlar.
Haksızlık yapmamaya, adaletli ve özgürlükçü olmaya özen gösterirler.
Ama olay, Türkiye'nin bir meselesiyse, o zaman tavırları değişir. Konuyu tamamen içinde yer aldıkları zümrenin siyasi görüşleri açısından değerlendirirler.
İşte bunun bir örneği:
* Danıştay'ın katsayı kararına 'ideolojik' diyen Başbakanı eleştiren...
* Darbeciler yasadışı biçimde insanları dinlediğinde sesini çıkarmayıp, kendileri tamamen yasal olarak dinlendiğinde yaygara koparan adliyecilerin yanında yer alan...
* Yargı tarafsızlığını geçiştirip bağımsızlık da bağımsızlık diye davullar çalan bir "hukukçu"...
Konu İsviçre'deki minare yasağı olduğunda, bakın nasıl da evrensel hukuka, demokratik laikliğe ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) normlarına sarılıveriyor: "AİHM dinsel cemaatlerin varlığının demokratik toplumlarda çoğulculuğun vazgeçilmez bir koşulu olduğunu söyler ve 'Din özgürlüğü, bir cemaatin, devletin keyfi bir müdahalesi olmadan inançların serbestçe yerine getirilmesini kapsar' der.

***
"AİHM bakımından önemli olan bir ilke, dinsel inançlar karşısında devletin tarafsız olması... Ama devletin tarafsız olması yeterli değil. Devlet yapılacak başka keyfi müdahaleleri önlemekle de yükümlü. Ayrıca, devlet belirli bir dine mensup insanlara ibadet edebilecekleri yerleri göstermekle görevli."
"Devletin kamu çıkarı nedeniyle, din özgürlüğüne sınırlama getirebileceğini AİHM kabul ediyor. Örneğin camilerin yapılacağı yerlerin kent planlamasına uygun olması anlaşılır bir şey. Ancak bu sınırlamaların keyfi olmaması ve belirli bir dinsel cemaati hedef almaması gerekli..."

***
Bu hukukçuya, "arkadaş şu güzel ilkeleri Türkiye'nin meselelerine de uygulasana" desek ve birkaçını saysak:
Üniversiteye sokulmayan başörtülüler... Cemevleri ibadethane olarak tanınmayan Aleviler... Kilise talepleri reddedilen gayrimüslim vatandaşlar (ya da Türkiye'de yaşayan yabancı konuklar)... İmam Hatiplileri üniversiten uzak tutmak için yaratılan katsayı eşitsizliği...
Ne cevap verir dersiniz?

***
Bilemediniz mi?
O halde bir ipucu vereyim:
Bu arkadaş, Ergenekoncuların, "Hükümete muhalefet etmekten başka bir kabahati olmayan masum vatanseverler" olduğuna, Amerikalıları inandırmaya çalışan takımdandır.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA