Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Sel sonrası... İki soru...

Sele kapılıp giden canlar bir daha gelmez. Birçok emeklinin "hayatımın kalan kısmını şehrin patırtısından ve pahalılığından uzakta geçireyim" deyip yaz kış yerleştiği yazlıkları yerle bir oldu. Bir daha böyle imkânları olur mu? Hiç sanmam.
Sayısız insanın üç beş kuruşa ve sigortasızlığı göze alarak eve ekmek götürmek için çalıştığı işyerleri ve ekmek tekneleri sele kapıldı.
Bir daha iş bulurlar mı? Zor.
Şimdi felaketin üzerinden birkaç gün geçtiğinde..
Bakıyorum da..
Bir yılda düşecek yağış miktarının üçte biri 48 saat içinde yağdı. Üstelik altyapı ve şehirleşmedeki yanlışlarımız tahribatın yüksek olmasına yol açtı.
Hepsini tartışmalıyız. Tamam!
Fakat iki nokta, iki güncel beceriksizlik var ki...
Affedilir gibi değil!
Bir... Nasıl olur da, Basın Ekspres Yolu gibi şehrin en temel bağlantı yollarından biri trafiğe kapatılmaz?
Hem de bu yolun sel sabıkası bilinmesine rağmen...
İki... Silivri ve çevresinde evleri yıkılıp site içinde mahsur kalanlara (hadi acil enkaz kaldırma yardımından vazgeçtim) yiyecek içecek ve sağlık yardımı götürmekte nasıl bu kadar beceriksiz olunabilir?
Dikkat ederseniz..
Bu iki soruyu..
Günlerdir tartışması süren çarpık yapılaşma, altyapı meselesinden dahi uzak biçimde...
En insani ve en yalın haliyle ortaya koyuyorum...
Daha meteoroloji uyardığı sırada İkitelli civarında tahliye alternatifini de içeren önlemler devreye sokulmuyorsa..
Silivri'de evleri perişan, aç susuz insanlara birkaç simit bırakılıp gidiliyorsa...
Bunun hesabını birileri vermeli!
Yetkililer bu skandalları önleyememenin sıkıntısını ve utancını hissettiklerini bize eylemleriyle göstermeliler.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA