Dürüstlük başka bir şeydir.
Dürüstlük,
TDK sözlüğünde "doğruluk" olarak,
Diğer sözlüklerde ise "özü sözü bir olma",
"Olanı olduğu gibi yansıtma",
"Gerçeği saklamama",
"Bildiğinden, inandığından ve
Olduğundan başka türlü görünmeye
Veya göstermeye çalışmama"
Olarak tanımlanır.
Eski Türkçedeki karşılığı samimiyettir.
İnsanların hem içi, hem de dışı temiz olmalıdır.
Dürüstlük elmas gibidir,
Aydınlıkta daha çok parlar.
Ve değeri daha çok belli olur.
Durduk yerde etmedik bu lafları tabii.
Niye'si şu:

Adana'da bir hastane...
Adı Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi.
Buranın başhekim yardımcılığını yapan yaman biri.
Bir pratisyen hekim...
Başhekim yardımcısı iken,
Hızlı mı,
Hızlı biri...
Beş dakika,
Geç kalana
Kök söktüren bir muhterem.
Dahası, 'gak' diyene de, 'guk' diyene de soruşturma açan kendinden menkul bir adam.
Yaklaşık bir yıldır hava cıva sebeplerle rapor alarak
İşe gitmiyor…
Aslında gidiyor da Hastaneye değil.
Mobilyacı dükkânına.
Raporuna göre
Evinde yatması lâzım.
Ayak bileğinde 'ligament yırtılması' teşhisi konmuş çünkü.
Yani ayak durumları rapora göre 'kelek'
Sonraki ay alınan raporda ise 'Vertigo'
Yani adamın başı dönüyor.
Tabii istirahat gerektiriyor.
Oysa adam bu raporlar sayesinde hem devletten maaş almış hem de dükkanında mobilya satmış.
Görevi sırasında
Beş dakika geç kalana kan kustururken,
"Devletin hakkını yememek lâzım. Dürüst olmak lâzım dürüst" diyen bay doktor sıra kendine gelince dürüstlüğün 'D'sini bile hatırlamadı ne yazık ki.
İkinci olayımız ise
Ankara ve Mersin arasında yaşanıyor.
Kahramanlarımız yine doktor.
Ama biri kadın biri erkek…
İkisi de evli…
Çocukları var mı bilmem.
Bildiğim, yaşadıkları rezaletin
Dillere destan olduğu...
Aşk desen,
Böyle olmaz.
Olmamalı da.
Anlaşılan olay,
Bedensel birliktelik…
Çalıştıkları hastanede
Durumu bilmeyen kalmamış.
Dillere düşmüşler.
Eşlerinden boşanıp
Evlenseler de,
Herkes bir rahatlasa.
Ama yok,
Köşe bucak kaçamaklar,
Büyük keyif veriyor olmalı.
Akşam olunca, İkisi de eşlerinin yüzüne
Nasıl bakıyor acaba?
Benzer olay
Adana'daki bir hastanede de yaşanıyormuş.
Nereye el atsak burnumuza pis kokular geliyor.
Ah dürüstlük nerdesin?
Nerdee…
AMK'nın baş patronu Sözcü
Yine yaptı yapacağını…
Geçen yıl depremle yıkılan
Van'ı bir yılda yeniden inşa eden.
Başbakan Erdoğan'a
Çamur atmadan duramadı…
Van'ın iki yüzü varmış da
Evler küçükmüş de...
Falan da filan da…
Yalandan nağmeler yani.
İnsan Allah'dan korkar be!
Yerle bir olan Van…
Bu kadar kısa zamanda
Onarıldı…
Eksikleri olacak elbet…
Ama hiç olmazsa insanlar
Bu yıl kışı kar altında çadırlarda geçirmeyecek değil mi?
Bu beğenmediğiniz hükümet, 9 ay içinde
Kırılması güç bir rekorun altına imza attı.
Dile kolay tam 15 bin 343 konut yaptı Vanlılar için. Bükemediğiniz bileği
Öpmeyi bilin önce…
Dürüstlük, yapılanı görmeyi de gerektirmez mi?