Hafta arasında Ersun Yanal'ın istifasından sonra Trabzonspor kendi sahasında çıktığı Kayserispor maçında 3 puanı alma becerisi gösterdi, hem de çok farklı bir sonuçla.
İlk dakikalarda gelen iki gol bir bakıma Trabzonsporlu oyuncuların moral kondisyonlarını yükseltme açısından çok önemliydi. Fakat 2-0 öne geçtikten sonra Trabzonspor'un ilk yarıda üstünlüğü ele aldığını söyleyebilmemiz de son derece güç. Zaten dünkü orta saha kurgusuyla bunu gerçekleştirebilmeleri son derece zordu.

YATTARA'YI ANLAMIYORUM
Serkan orta sahanın sol kanadında ilk defa görev aldı. Oyunda kaldığı sürede sadece oyunun savunma tarafında gözüktü. Hücumda ise doğaldır ki, hiçbir etkinliği olmadı. Hüseyin daha önceki maçlarına göre pas kullanma açısından daha olumlu gözükmesine rağmen özellikle maçın ikinci yarısında savunmanın içine girerek top alma yanlışlığını yineledi. Colman ise dün bir kez daha gördük ki oyunun belirli sürelerinde bir var, bir yok.
İlk yarının son anlarında Kayserisppor'un kazandığı penaltıda ise Tayfun Cora'nın çok büyük hatası vardı.
İkinci yarıya Trabzonspor 2-1 önde başlamasına rağmen bir türlü pozitif anlamda üretkenlik içerisinde görünmedi. Yattara gibi tribünlerin çok şey beklediği bir oyuncunun bu kadar sorumsuz, takım birlikteliğinden kopuk görüntüsünü anlamakta zorluk çekiyorum. İkinci yarıda oyuna giren Alanzinho'yu birileri uyarmalı. Orta sahadan aldığı her topta driplinglerle rakip kaleye giderek gol atabilme şansı yok! Ya da bir başka deyişle Türkiye Süper Ligi onun sandığı gibi alt seviyede bir lig değil!
Sonuçta uzun bir aradan sonra alınan bu farklı galibiyet, Trabzonspor'un Avrupa hedefi için önemliydi. Fakat kimse kusura bakmasın: Ortaya konulan oyundan futbolcuların bile keyif aldıklarını sanmıyorum.