Önemli olan turu geçmek ama dünkü gibi değil. Bir maç süresince ilk yarıda Selçuk'un serbest vuruştan attığı topta Egemen'le kaçan gol pozisyonu dışında ikinci yarıda Engin'in direkten dönen topu var. Bu iki pozisyon dışında Trabzonspor adına söyleyebileceğimiz hiçbir olumlu sözümüz yok. Maçın kahramanının Onur olduğunu düşündüğümüzde dünkü karşılaşmanın Trabzonspor açısından ne denli olumsuz bir görüntüde olduğunu anlarız.
Önce Şenol Güneş için bir not düşelim. Kontrollü oyun stratejisinde Burak ile başlayıp Gabric'i yanında oturtması en temel yanlışıydı. Nitekim oyunda kaldığı sürece Burak takımı adına hiçbir katkı yapmazken Trabzon'u adeta 10 kişi oynattı.
Özellikle maçın ilk yarısında Trabzonspor'un yediği gole kadarki bölümde Onur'un kurtardığı iki net gol pozisyonunda, savunmada Egemen ve Giray büyük hatalar içerisindeydi. Sağ kenarda Serkan, sol kenarda ise Cale ne savunma görevlerini tam anlamıyla yerine getirdiler ne de ofansif anlamda katkı yapabildiler. Bir de rakipleriyle girdikleri ikili mücadelelerin çoğunu kaybettiler.
Orta saha ise başka bir alem. Selçuk, Colman, Ceyhun ayaklarına gelen topların çoğunu rakibe vermenin yanında hem savunmada hem de hücumda ikinci topları rakiplerine bıraktılar. Önde ise Alanzinho ve Umut da bu kötü oyuna ayak uydurunca Antalyaspor, rakibi karşısında daha fazla baskı kuran ve pozisyonlar bulan taraf oldu.

ANTALYASPOR OYNADI!
İkinci yarıda yapılan oyuncu değişiklikleri sonrasında da Trabzonspor'da ilk yarıya göre daha farklı bir görüntü yoktu. Çünkü bir takım bu kadar pas yüzdesi düşük bir görüntü içerisinde olduğu zaman pozitif bir oyun ortaya koyamazsınız. Antalyaspor'a gelince; dün gerçekten çok iyi mücadele ettiler.
Eğer Onur gününde olmasa ilk yarıda kendilerini tura taşıyabilecek skoru bulabilirlerdi. Maç süresince Trabzonspor'u baskı altında tutup gol pozisyonları üretme becerisi gösterdilerse de önce Onur, sonra da gol vuruşu yetersizliğinden istedikleri sonucu alamadılar. Ama oyun adına olumlu yönleri fazla olan takım Antalya'ydı.