Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

'Arkadaşımı kıramadım, geldim'

22 milyar doları bulan kişisel servetiyle dünyanın en zengin beşinci adamı olan Microsoft'un kurucularından Paul Allen, geleceğin genetikte olduğunu çoktan gördüklerini söyledi

Ellerini bir enstrüman çalar gibi oynatarak dans ediyor, etrafındaki herkesle iletişim kurup, keyifli vakit geçiriyor. Mütevazı tavırlarıyla on kişiden oluşan küçük grubun sempatisini kazanması da zor olmuyor. Dünyanın en zengin beşinci adamı olduğu söyleniyor. Microsoft'un ortağı, Bill Gates'in en yakın arkadaşı Paul Allen'dan söz ediyorum. Önceki gün gecenin ilerleyen saatlerinde kendimi Paul Allen için düzenlenen gecenin içinde buluyorum. Peki Paul Allen'ın yolu tesadüfen mi Türkiye'ye düştü? Pek öyle değil. Başarısıyla ABD'de ünlenen Prof. Mehmet Öz'ün kız kardeşi Seval ve eşi Cüneyt Özveren'in Paul Allen'ın Türkiye'ye gelmesine ön ayak olduğunu o gece öğreniyorum. Süper lüks yatında dostlarıyla yediği yemeğin akabinde teknesiyle Ortaköy'deki Anjelik Bar'a gelen Paul Allen, tanışmamızın hemen ardından "Benim tanıdığım yegane iki Türk Seval ve Cüneyt. Onlara tipik Türk diyebilir miyiz?" diyor ve ardından iki dostu için övgü dolu sözler ediyor. Paul Allen'la bir araya geldiğimiz geceyi organize eden Seval Hanım, küçük bir grup oluşturmuş. Aralarında Enka Holding kurucularından Ali Gülçelik ve eşi Selin Gülçelik, Kibar Holding'in İcra Kurulu Başkanı Ali Kibar'ın kız kardeşi Aysun Kibar, Osmanlı sanat uzmanı Serdar Gülgün, Haldun Simavi'nin kızı Aliye Simavi, Unifree'nin ortaklarından Aslı Üstünkaya ve Ata Yatırım'ın sahibi Korhan Kurdoğlu vardı.

İSTANBUL'U SEATTLE'A BENZETTİM
Doğrusu Bill Gates ve Warren Buffet'tan sonra ABD'nin en zengin üçüncü adamı olan Paul Allen'la tanışınca içimden, "Ah keşke bir kenarda teybimi açsam ve sorularımı sıralasam" diye geçirmedim değil. Gazetecilik dürtüsü insanı bir kez yakaladı mı bir daha bırakmıyor. Ama işte saat gece yarısını geçmişken, müzik birbirimizi duymayı bir hayli zorlaştırmışken küçük sohbetlerle yetinmek durumunda kalıyorum. Microsoft'un neden genetiğe bu kadar çok yatırım yaptığını soruyorum. Paul Allen da, "Çünkü genetik biliminin geleceğini önceden gördük. Ne kadar iyi hazırlanırsak o kadar iyi para kazanırız" diye cevap veriyor. Seattle doğumlu olduğunu söyleyen Allen'a İstanbul'u nasıl bulduğunu soruyorum. "Etkileyici. Seattle'ı hiç gördünüz mü? Bizde de köprüler çok. Burası bana Seattle'ı hatırlattı. Türkiye'nin daha çok beni tarihi etkiledi" diyor. Paul Allen, o gün Mısır Çarşısı'nı, ardından da Kapalı Çarşı'yı gezmişti. Hiçbir şey satın almadığını duyunca şaşırıyorum. "Ama orkestra arkadaşlarım takı aldı" diyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA