* Rabobank'a satıştan gelecek olan parayla ilgili plan yaptınız mı?
Tabii yapıyoruz. Gelecek parayı bankanın büyümesinde kullanacağız.

* Şekerbank müşterisine bu satışın ardından ne vaat ediyorsunuz?
Bir kere her şeyden önce iyi, kaliteli ve daha uygun şartlarda hizmet. Bizim ve Rabobank'ın aslında banka prensibi müşterimize kolaylık sağlamak. Yani biz önce müşteriyi düşünürüz. Bu birleşmenin ardından biz yiyecek ve tarıma yeni ürünler getireceğiz. Küçük çiftçiden, gübrecisine, traktörcüsüne, değirmencisine, ekmekçiye kadar tarımsal üretimin bütün kademelerinde olacağız. Türkiye tarım potansiyeli yüksek bir ülke ama AB'ye uyum sürecinde en çok zorlanacağı alan da tarım olacak. Uyum sürecinde paraya ihtiyaç mutlaka olacak, biz de buna talibiz.

* Şube sayınız kaça ulaştı?
Biz özellikle 2004'te değil de 2003'te şube sayımızı artırdık. Bu kapanan ve batan bankalardan 30 şube alıp, 196'ya çıkmıştık. 2004'te 4 yeni şube daha açarak 200 şubeye çıktık. Bu yıl da yaklaşık 15 şube açmayı düşünüyoruz.

* Anadolu'nun her yerinde var mısınız?
Biraz önce soruyordunuz güçlü olduğunuz alanlar ne diye. Bu konuyu söyleyebilirim. Anadolu'daki yaygınlık açısından özel sektör bankaları arasında biz birinciyiz. Her yerde varız.

* Üç aydır İstanbul'dasınız. Şehre alıştınız mı?
Alışmaya çalışıyorum. Ankara'da zamanı daha iyi kullanıyorduk. Burada trafik gerçekten bir sorun. Aslında henüz İstanbul'a alışmadık, hala hafta sonları Ankara'ya gidiyorum. Tabii bu bir geçiş dönemi. Birden bire gelirsek uyum sağlayamayız. Evrim teorisi de öyle değil mi?

3 MİLYON DOLARA PATLADI
* Genel müdürlüğünüzü 3 ay önce Ankara'dan İstanbul'a taşıdınız. Neden?
Biz aslında 2000 öncesi karar vermiştik. Ama kriz olunca erteledik. İçinde olduğumuz bu binanın yapımı da gecikti. İstanbul finans ve ticaret merkezi. Bankalar da bunun bir uzvu. Bu kültürün, kaynaşmanın içinde olmalıyız diye düşündük. Uluslararası yatırımcılar İstanbul'a geliyor ama Ankara gelmiyorlar. Bütün müşterilerin, büyük grupların merkezi İstanbul'da. İş bizim için taşıma suyla değirmen döndürmeye benziyordu. Bir kere sektörün içinde olup, o havayı yaşamak gerekiyordu.

* Bu taşınma size kaça patladı?
Yol parası, yapılan ev yardımı, binanın dekorasyonu, mobilyaları, ayrılanların kıdem tazminatı dahil taşınmamız 3 milyon doları geçmedi. Kârlı bir dönemde bu işi yapmayı başardık.

* Taşınma süreci zor olmadı mı?
Diyebilirim ki, hiç kimsenin burnu kanamadan bu işi yaptık. Yaklaşık 200 kişi geldik buraya. Yüz kişi kadar ayrıldı, bir o kadar da Ankara'da kaldı.