Ricardo Quaresma dün gece futbol diliyle yani kendi lisanıyla Schuster'e "Bu maç gereksiz bir maç değil" diyerek farklı bir profil ortaya koydu. Q7 futbola susuzluğunu gidermek için Rapid Wien karşısında çok gayretliydi. Portekizli; oyunda kaldığı süre zarfında attığı gol dahil Beşiktaş'ın geliştirdiği atakların %80'nin içinde vardı. Bu yüksek motivasyonu bize göre attığı golden de, alınan sonuçtan da değerliydi! Quaresma dışında Guti'nin görüntüsü de görülmeye değerdi. Ernst'e attırdığı golden çok koluna ikinci kez taktığı kaptanlık pazubandını beklenenden daha da fazla özümsediğini ve sevdiğini söyleyebiliriz. Görünen o ki liderliği, sahadaki Schuster olma özelliği İspanyol futbolcunun duygularını, egolarını tatmin etmeye yetmeyecek. Pazubandla yürüyüşü, duruşu, onunla oynarken yaşadığı duygu yoğunluğu kenara atılmayacak kadar belirgindi. Futbolu bilenler liderliğin, kaptanlığın pazubandı takmakla olmayacağını bilirler. Ancak burada esas olan bu yola baş koymuş, emek vermiş, alın teriyle, onuruyla hizmet etmiş İbrahim Üzülmez gibi çilekeşlerin küstürülmemesidir. Bu konu önümüzdeki günlerde iyi yönetilmesi gereken hassas bir durumdur.

BU OYUN SIRADAKİ RAKİPLERE YETMEZ!
Q7'yi Guti'yi yazdığımız için dün geceki maçı Schuster gibi önemsemediğimiz anlamı çıkmasın. Türkiye'nin hanesine yazılan her artı puan bizim gururumuzdur. İddiasız ve 6 eksikle gelen R. Wien'in 2-0 gibi net bir skorla yenmek Avrupa'da yolunda devam etme düşüncesindeki Beşiktaş'ın futbolu adına çok sağlıklı bir ölçü olarak görmüyorum... Beşiktaş'ın karşısına çıkabilecek güçlü rakipleri geçip yoluna devam etmesi için bu futbol yeterli olmaz, daha tempolu ve kolektif futbol şart...