Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Özel mahkeme

Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun 21 gün süren gerilim dozu hayli yüksek toplantılar dizisiyle tamamlayabildiği atama kararnamesi özel yetkili ağır ceza mahkemelerine bir yenisini ekledi.
Ama biz sabırsızlıkla bir başka özel mahkemeyi bekliyoruz. Rüşvet ve yolsuzluk suçlarına bakacak özel mahkemeyi. Hatırlayacaksınız; SABAH iki hafta kadar önce, hükümetin hazırladığı "Yolsuzlukla Mücadele Strateji Planı" çerçevesinde yolsuzluk suçları için ihtisas mahkemeleri kurulmasını kararlaştırdığını duyurmuştu.
AB Komisyonu'nun Bulgaristan ve Romanya'daki yolsuzluk ve organize suçlarla ilgili raporlarını okuyunca, özel mahkeme beklentimiz daha da kamçılandı.
Aslında raporlar iki ülke yurttaşlarının utançtan yüzlerini kızartacak kadar sert eleştiriler ve ağır uyarılarla dolu. Birkaç örnek verelim:
"Rüşvet ve yolsuzluk suçlarıyla ilgili hukuki işlemlerin iyice ağırdan alınması çok ciddi kaygılara neden oluyor. Bu gecikmeler büyük ölçüde ceza işlemlerinin karmaşıklığından, adli kadroların yavaşlığından ve ceza yasasının zanlılara işlemleri geciktirmek için sınırsız imkân sağlamasından kaynaklanıyor."
"Yasama organı yolsuzlukla mücadelede ikircikli, hatta çelişkili bir tutum izliyor.
Parlamento örneğin AB yardımlarında yolsuzluk yapanlara verilen cezaları ağırlaştıran bir yasa kabul etti ama hemen ardından geniş kapsamlı af çıkararak yasanın tüm getirisini sıfırladı."
"Adalet Bakanlığı yeni bir ceza yasası hazırlamak için bazı girişimlerde bulundu ama öte yandan karmakarışık cezai işlemleri basitleştirmek için yapılan bütün tavsiyeler rafa kaldırıldı."
"Organize suç örgütlerinin cinayetleri sürüp gidiyor ve bu cinayetlerin ardındaki isimler çok iyi bilindiği halde hiçbir şey yapılmıyor.
Siyasi kadroların bu tutumu bürokraside, poliste ve adli organda derin rahatsızlık ve huzursuzluk yaratıyor. Yetkililerden ve siyasi kadrolardan güçlü bir mesaj gelmedikçe, ne bürokrasi, ne polis, ne de adalet mekanizması yolsuzlukla ve örgütlü suçla kararlı mücadeleye girebilir."
Bunlar Bulgaristan raporundan seçtiklerimiz.

Al birinden vur ötekine

Yani AB Komisyonu, "Yolsuzlukla mücadeleyi Bulgar politikacıları engelliyor.
Hırsızlar, mafya babaları cirit atıyor, siyasi kadrolar sadece seyrediyor" demeye getiriyor.
Hatta kullanılan sözcüklerde yolsuzluk ve organize suçun siyasi bağlantıları olduğu iması yapılıyor.
Romanya raporundan da bir-iki alıntı yapalım:
"Yargıtay yolsuzlukla mücadelede içtihat oluşturabilecek bazı önemli kararlar aldı.
Ancak 120 üyeli Yargıtay Genel Kurulu'nda karar alabilmek için üçte iki çoğunluk koşulu aranması karar alma sürecini hem uzatıyor, hem de zorlaştırıyor. Bu da yolsuzlukla mücadele eden kadroların heveslerini kırıyor."
"Parlamentonun eski bakanlar hakkında yolsuzluk soruşturması açılması kararları çelişkilerle dolu. Parlamentonun üst düzeydeki kişilerle ilgili iddialar konusunda sergilediği tavır, yolsuzlukla mücadele eden kadroların morallerini bozuyor."
Bu tür eleştirilerle dolu raporlar, Avrupa kamuoyunda ve AB bürokrasisinde Bulgaristan ve Romanya'nın zaten bozuk olan imajlarını ve sicillerini iyice dibe itti.
Çünkü bir ülkede demokrasinin gücünü ve kalitesini gösteren turnusol kâğıtlarının başında "Şeffaflık" ile "Hesap verme sorumluluğu" nun uygulanabilirlik derecesi geliyor.
Öyle bir derece de ancak yolsuzlukla mücadelede alınan mesafeyle yükseltilebiliyor.
O yüzden rüşvet ve yolsuzluk suçları için özel mahkeme kurulmasını çok önemsiyoruz ve bir an önce hayata geçirilmesi için sabırsızlanıyoruz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA