"TT Arena Avrupa'nın en iyi statlarından biri" dediler ama normal bir yağmurda saha futbol oynanmayacak hale geliverdi. Okyanusu geçiyoruz derede boğuluyoruz. Dün gece de maalesef G.Saray derede boğuldu.
Top G.Saray ceza alanına girdiğinde tuhaf bir şekilde gol pozisyonu oluveriyor. Dün gece yenen gole bakın. Cluj'dan tek oyuncu var, üç G.Saraylı savunmacı ceza alanı içinde, ama top Dany'e çarpıp gol oluyor. İşte G.Saray'ın kaderi! Son haftalarda oynadığı neredeyse tüm maçlarda ilk golü G.Saray yiyor, ardından da çıkartamıyor.
Dün gece saha G.Saray'ın aleyhineydi. Elmander'in sakatlanıp çıkması handikapların en büyüğüydü. Zira Eğer G.Saray'ın Elmander'e bir maçta en fazla ihtiyacı olacaksa, o da dün geceki maçtı. Dünyanın her yerinde böyle bir sahada yüksek ve uzun toplarla oynarsınız. Böyle olunca da Elmander gibi fiziği ve yüksek top hakimiyeti yüksek bir oyuncuya ihtiyacınız vardır. Diğer bir şanssızlık Melo'nun tartışmalı penaltıyı kaçırması oldu. Penaltıya gelirken topa yerden vurmaya korktu, takılır diye düşündü. Topun biraz dibine. İstediği gibi vuramadı ve kaleci kurtardı.
Maçın ikinci yarısı G.Saray'ın yapabileceği tek bir şey vardı, ceza alanında bol adamla bulunmak, kanatlardan gelecek ortalarla da golü bulmak. G.Saray hepsini yaptı, bunlardan birinde de Burak'la golü buldu ama tabi ki yetmedi.

Hakem G.Saray için şanstı
G.Saray'ın defansif sorunu ve yediği komik goller problemi artarak devam ediyor. Semih ve Dany bire birde iyi futbolcular olabilirler ama birlikte oynadıklarında yukarıda da belirttiğimiz gibi her top G.Saray ceza alanı içerisinde el bombasına dönüşüyor.
Bu kadar şanssızlıklar yaşayan G.Saray için dün geceki en büyük şans maçın hakemiydi. İtalyan hakemin Clujlu oyuncuyu atması bence ağır bir karar. Üstelik verdiği penaltı da yanlış. Zira Cluj'lu defans oyuncusu topa yükseliyor, yana dönüyor ve kolu biraz açık olsa bile top istemeden eline çarpıyor. G.Saray'ın şansı bu penaltı oldu ama Melo da onu kaçırdı.