Maçı seyretmeyen, 3-1lik skoru gördüğünde Galatasaray'ın çok iyi oynadığını düşünebilir. Ama öyle oynamadılar. Dün Galatasaray maçı kazandıysa bunun başrolünü maçın hakemi Hüseyin Göçek ve İstanbul BŞB'nin stoperleri oynadı. Maçın başında Galatasaray oyunu kendi sahasında kabul ediyormuş gibi göründüğü an çok kritik bir pozisyon vardı. Webo, Dany'nin arkasından sıyrıldı, çaprazdan kaleci Muslera ile karşı karşıyayken Dany'nin tutup bırakmasıyla yerde kaldı. Şayet Hüseyin Göçek burada kırmızı kartı verse sonuç çok ama çok farklı olabilirdi.
Gelelim İstanbul BŞB'nin stoperlerine. Çok kötü oynadılar. Ceza alanının hemen ilerisinde iki İstanbul BŞB'li hava topunda birbirine girdi; defans ağır kaldı, Burak da kaleciyle karşı karşıya kalınca Umut'a çıkartıp Galatasaray'ın golünü yaptırdı. Burada Burak'ı kutlamak lazım. Tartışmasız Türkiye'nin en iyi kontratak oyuncusu. Fizik olarak da iyi duruyor. Ve bencil davranmayarak Umut'a çıkarması da son derece güzel. Ama aynı şeyleri Umut için söyleyemeyiz. Dün gece ikinci yarıda Umut, Amrabat'a çıkarsa yüzde yüz gol olacak. Ama Umut, Amrabat'ı görmesine rağmen bencilce kötü bir yerden kaleye vuruyor. Takım içinde sanki Amrabat'a pas vermekte zorlanan oyuncular var. Benzeri ilk yarıda da oldu. Selçuk topla gitti, Amrabat'a çıkartması lazımdı, Burak'a çıkarttı ve akabinde de Galatasaray'ın ikinci golü geldi. Bu gol kimseyi yanıltmasın, doğru pas Amrabat'a olmalıydı.
Cris geldiğinden beri en iyi maçını oynuyormuş gibi göründü. Ama bence sadece göründü. Hala çok ağır, hala tek hamleli bir defans oyuncusu. Sonuç olarak Galatasaray şöyle veya böyle kazandı.
Gelelim hakeme... Hüseyin Göçek maalesef çok ama çok kötü bir maç idare etti. Maçın başında Dany'yi atmalıydı. Çünkü bariz gol şansı vardı. Gösterdiği ve göstermediği kartlar, kaval kemiğine basılan tekmelerde vurdumduymazlıklar, hava toplarında rakibin ensesine vurulan dirsekler hep cezasız kaldı. Kısacası çok kötü bir maç yönetti.