Cumartesi 14.12.2013

Edebiyatın yoksul kralları

Bir solukta okuduğumuz ve hâlâ basılan eserleri yazanların bolluk ve mutluluk içinde yaşadığını düşünüyorsanız, çok yanılıyorsunuz ECE ULUSUM derledi

Klasikleşmiş kitaplarıyla edebiyat dünyasının en önemli ismi Lev Tolstoy'dan tutun da Peyami Safa'ya kadar birçok yazar ölümsüz eserlerini olustururken, yoksullukla mücadele etmis. Hayatın zorluklarına ragmen kalemini sımsıkı tutan yazarların yasadıklarına sasıracaksınız...
BORÇ BENİ ÇILDIRTACAK
Türk edebiyatının klasiklerinden Huzur ve Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nün yazarı Ahmet Hamdi Tanpınar son yıllarında hem saglık hem de maddi sorunlarla bogustu. Yazar, yasadıgı sıkıntıları günlügüne söyle aktarmıs: "26 Tesrin-i Sani (Kasım) 1958. Bugün karaciger muayenesi için hastaneye gidiyorum. Içimde her sey altüst. Bittabi hastalıgımdan ziyade parasızlıkla mesgulüm. Cebimde yalnız bir lira var. Parasızlıgım büyük hastalıklar gibi hemen hemen hiçten basladı, büyüdü, çogaldı beni altına aldı. Etrafım alacaklı ile dolu. Cebimde borç senetleri var. Su anda yalnız borçla ve atıfetle yasıyorum ve borç beni çıldırtacak. Kurtulmak için her tesebbüsüm yeni borca sebep oluyor. Yahut da bir yıgın edebi proje (...) parasızlıgın mutlak ve sasmaz tecellileri ve komplikasyonları. Abdülhâk Sinasi'den borç para alıyorum. Kemal'den para bulamıyorum..." Tanpınar 61 yasında, bir kalp krizi sonucu aramızdan ayrıldı.
PALTOSUNU SATTI
Monte Kristo Kontu ve Üç Silahsörler basta olmak üzere Alexandre Dumas'nın toplam 1200 cilt eseri var. Yazdıgı eserler dünya çapında ilgi gördü ve yazdıgı kitaplar ona 5 milyon dolarlık bir servet kazandırdı. Yazarın kadın ve içkiye düskünlügü, o dönemde pek az yazarın sahip oldugu servetin hızla tükenmesine neden oldu. Akrabalarının yardımı olmasaydı açlıktan ölecegi ve sefa içinde yasarken yanında olanların ortadan kayboldugu söylenir. Dumas, yasamının son dönemlerinde paltosunu satıp borçlarının bir kısmını ödemeye çalıstı. İÇKİ
BULAMAZSA İSPİRTO İÇİYORDU
Amerikan edebiyatının en degerli yazarlarından Edgar Allan Poe içkiye çok düskündü. Söylenenlere göre cebinde içki alacak parası olmadıgında ispirto içermis. Poe ve karısının açlıktan ölmek üzere oldugunu anlayan komsuları, onlara sepetlerle yiyecek götürürmüs. Poe içki sevdasına para yetistirebilmek için eserlerini üç kurusa satmıs. Öyle ki 10 yılda tamamladıgı Ligeia'yı 10 dolara, en bilinen eseri Kuzgun/The Raven kitabınıysa sadece 9 dolara satabildi. Ne kadar ironiktir ki, ölümünden sonra Poe'nun satılıga çıkarılan birkaç el yazısına tam 10 bin dolar verildi.
ŞİŞE TOPLAYIP SATARKEN NOBEL KAZANDI
Gabriel Garcia Marquez fakir bir ailenin çocugu olarak dünyaya geldi. Ilk romanı Yaprak Fırtınası arkadasının sayesinde basıldı, fakat çok az satınca umutsuzluga kapıldı. Bir süre ansiklopedi satmaya çalıstı, o da yetmeyince sokaktaki siseleri toplayıp sattı. Bir gün esi ve çocuklarıyla yolculuga çıkarken Marquez'in aklına bir roman konusu geldi, sekiz ay evden çıkmadan kimselere anlatmadıgı kitabını yazdı. Bu sırada karısı elde ne var ne yoksa sattı, komsulardan yardım istemek zorunda kaldı. Romanı yazmıstı, fakat yayınevine yollayacak ne paraları ne de satacak baska esyaları vardı. Utana sıkıla borç alarak, yayınevine yarısını postaladıgı Yüzyıllık Yalnızlık dünya çapında 10 milyon kopya sattı ve Marquez'e Nobel Ödülü kazandırdı.
YOKSULLUK YAKASINI HİÇ BIRAKMADI
Usta yazar Orhan Kemal issizlik, geçim sıkıntısı gibi zorluklara karsın ekmegini yazarak kazanmak konusunda kararlı bir yol izledi. Her sabah 04.00'te kalkıp öglene kadar eserlerini yazdı ve aksamüzeri olunca yazdıklarını yayımlatabilmek için yayınevlerini tek tek gezdi. Onca sıkıntıya ragmen isini severek yaptıgını sürekli dile getiriyordu. Büyüleyici eserler vermesine ragmen, Ankara'da bulunan arkadası Fikret Otyam'a mektubunda söyle yazdı: "Bu satırları sabahın 05.00'inde buz gibi odamda yazıyorum. Ne odun, ne kömür, ne de hemen odun kömür alacak para var... Borç, borç borç..." Birçok is yapmasına ragmen yoksulluk Kemal'in yakasını bırakmadı. Saglık sorunları ve geçim derdiyle mücadele ederken 56 yasında hayata veda etti.
YOKSULLUK KENDİ TERCİHİYDİ
Rus edebiyatının en önemli yazarlarından olan Lev Tolstoy, zengin yasantısını elinin tersiyle iterek yoksul bir hayatı kendi arzusuyla tercih etti. Ögrenimini tamamladıktan sonra köyüne döndü, köylüler gibi kalın kumastan elbiseler giydi, ayakkabılarını kendi eliyle dikti. Rus köylülerinin yoksullugu onu sarsıyor ve bir seyler yapmak istiyordu. Tolstoy bütün topraklarını dagıttı, eserlerinin telif haklarından vazgeçti. Yardım etme arzusuyla her seyini bagıslayınca da sefalete düstü. Anna Karenina'yı, Savas ve Barıs'ın yazarından, Astapovo tren istasyonunda öldügünde geriye yalnızca kalemi, romanları ve kendi diktigi bir elbisesi kaldı.

TÜM YATIRIMLARI BAŞARISIZ OLDU
Tom Sawyer'ın Maceraları romanının yazarı Mark Twain, kariyerinin zirvesindeyken ABD'nin en ünlü kisilerinden biri olarak gösteriliyordu. Para kazanmak hevesiyle birçok ise yatırım yapan Twain'in girisimleri hep basarısızlıkla sonuçlandı. 1885'te kurdugu yayınevi iflasına sebep oldu. Talihsiz yazar 58 yasında bogazına kadar borç içindeydi. Avustralya'dan Hindistan'a, Güney Afrika'dan Ingiltere'ye kadar pek çok ülkede konferans vererek borçlarını ödeyebildi. Esi Olivia bu sıkıntıların altından kalkamadıklarını düsünerek hastalandı ve Floransa'da öldü. Twain ise ardında 23 kitap bırakarak 75 yasında hayata veda etti.
İSTİKLAL MARŞI'NI YAZARKEN PALTOSUZ GEZDİ
Istiklal Marsı'nın yazarı Mehmet Akif Ersoy da son yıllarını yoksullukla mücadele ederek geçiren usta kalemlerden. Istiklal Marsı'nın yazdıgı dönemde Taceddin Dergahı'ndan meclise paltosuz ve cebinde parası olmadıgı için yürüyerek gittigi söylenir. Istiklal Mahkemeleri'nin yogun mesai yaptıgı 1920'li yılları Mısır'da geçirmek zorunda kaldı. Ersoy, Mısır'da ciddi maddi sıkıntı çekiyordu ama içinde bulundugu duruma üzülenler yiyecek getirmesin diye oturdugu adresi degistirdi. Hastalanınca Türkiye'ye döndü ve Beyoglu'ndaki Mısır Apartmanı'nda hayatını kaybetti.
ZENGİN DOĞDU FAKİR ÖLDÜ
Irlandalı yazar ve sair Oscar Wilde, Victoria dönemi Britanya'sının en basarılı ve ünlü yazarları arasına girdi. Wilde, Florence Balcomb'a âsık oldu. Bu ask onu çok üzdü çünkü Florence, yazar Bram Stoker ile nisanlandı. Sair cinsel yönelimleri nedeniyle ahlaksızlıktan suçlu bulunarak hapse atıldı. Bu karar, yazdıklarına ragmen büyük bir düsüs yasamasına neden oldu. Hayatının kalan üç yılını yoksullukla geçirdi. Dogdugu zengin ortama zıtlık içinde ucuz bir otel odasında öldü.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.