Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BERCAN TUTAR

Stratejik sabır

Türkiye'nin tarihsel dünyası ile reel dünyası arasındaki fark her geçen gün kapanıyor. Libya, Suriye, Irak, Katar, Doğu Akdeniz, Sudan, Somali, Afrika, Afganistan, Orta Asya, Balkanlar ve Kafkasya'dan sonra şimdi de Türkiye'nin Körfez bölgesine yönelik hamlelerine şahitlik ediyoruz.
Türkiye'nin sergilediği bu siyasi ve askeri kararlılığa ek olarak özellikle küresel sistemin merkez gücü konumundaki ABD'nin gerilemesi ve büyük devletler arasındaki rekabetin kızışması da her açıdan ülkemize yeni fırsatlar sunuyor. Bu avantajları iyi kullanan Türkiye'nin son küresel hamlelerinden biri de 12 Kasım'da ilan ettiği Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) oldu.
Son dönemdeki bu kritik hamleler sadece bölgesel denklemlerde değil küresel siyasette de oyun kurucu bir aktör olarak gücümüze güç katıyor. Türkiye'nin yükselişi perçinlenirken Atlantik'teki çözülme ise her geçen gün biraz daha derinleşiyor.
Afganistan hezimeti başta olmak üzere Ukrayna, Tayvan, İran, Venezuela, Libya ve Suriye krizleri yanında kadim müttefikleri Fransa, İsrail, Suudi Arabistan ve BAE ile yaşadığı sorunlar nedeniyle ABD'nin her projesi birer trajediye dönüşüyor.
ABD bugün Ukrayna krizi üzerinden Rusya'nın ve Tayvan krizi üzerinden de Çin'in ortak baskısı altında. Her iki ülke de eş zamanlı olarak Ukrayna ve Tayvan'ı işgal tehdidinde bulunuyor.
Tam da Batı ile ilişkilerinin gergin olduğu bir dönemde dün 1.5 saatlik video konferans gerçekleştiren Rus ve Çinli liderler Atlantik'in saldırgan söylemlerine meydan okuyan ortak bir dayanışma sergiledi.

***


ABD ve Avrupa ise Rusya ile Çin'in eşgüdüm halindeki askeri tehditlerine sadece dostlar alışverişte görsün diye niteleyebileceğimiz 'demokrasi zirvesi' gibi sanal organizasyonlar düzenleyerek ya da ekonomik yaptırım tehditleri savurarak kuyruğu dik tutmaya çalışıyor.
Dünya öyle bir jeopolitik transformasyondan geçiyor ki en kadim müttefikleri bile ABD'den hızla uzaklaşıyor. Çoğu analizci bu tabloyu 'ABD'nin hegemonik ölümü' diye niteliyor
Beka kaygısına kapılan ABD'nin artık kimseyi düşünecek hali yok. Bu nedenle AUKUS paktından dışlanan Fransa ile ABD arasındaki makas her geçen gün daha da açılıyor. Benzer şekilde ABD'nin hayal kırklığına uğrattığı S. Arabistan ve BAE gibi Körfez ülkelerinin Türkiye başta olmak üzere İran, Rusya ve Çin ile stratejik ilişiklerini geliştirme arayışları da giderek hızlanıyor
Artık yeni bir dünyaya adım atıyoruz. Bu bağlamda ülkemiz son üç asırdır hiç olmadığı kadar rahat hareket etme kabiliyetine ve jeopolitik atılımlar yapma imkânına kavuşmuş durumda.
Bu yükselişin döviz kurunun tetiklediği ekonomik sıkıntılara kurban edilmemesi gerekir. Göstereceğimiz stratejik sabırla bu engeli de aşacağız. Bundan hiç kuşkum yok. Türkiye yeni paradigmasıyla vesayet zincirinin ekonomik halkasını da kırarak tarihsel dünyasıyla reel dünyasının bütünleşmesini çok yakında başaracaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA