Atatürk Kültür Merkezi ile gelişmeleri başından beri, hani neredeyse satır atlamadan size aktarmaya çalışıyorum.
En son tadilat için projeyi gönüllü olarak hazırlayan Murat Tabanlıoğlu'nun, ne yazık ki 'istenmeyen' restoranı projeden çıkardığını, özellikle sendikanın istemediği bütün değişikliklerden vazgeçtiğini ve AKM'nin restorasyonunun önünün açıldığını yazmıştım.
İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı Başkanı Şekip Avdagiç'ten öğreniyoruz ki bunlar da sendikayı ikna etmeye yetmemiş.
Tüm taraflarla tam 22 saat görüşme yapıldıktan, uzlaşıya varıldığı sanıldıktan sonra yeni hukuki gerekçeler ortaya konmuş ve yürütmenin durdurulmasının iptali hayal olmuş.
Artık buranın 2010'a yetişmesi falan mümkün değil. Hatta AKM'nin restorasyonu da hayal.
Aylardır hiç prova yapmadan, hiçbir oyunda oynamadan AKM'nin sanatçıları maaş alıyor. Müdürü tek bir insanı dahi içeri sokmuyor ve KESK'e bağlı Kültür Emekçileri Sendikası'nın yöneticileri, AKM'yi restore ederek halkın kullanımına bir an önce açmak isteyen ajans yöneticilerine, "Size inanmıyoruz. Siz restorasyon yapar sonra da prova salonunu gece kulübüne çevirirsiniz!" diyor.
Yani hakikaten buna inanıyor!
Kültür merkezinin işlevi dışına çıkacağı korkusu yaşıyor. Söyledikleri bu. Şekip Avdagiç, AKM konusunu baştan sona tekrar anlatmadan önce, "Ben çok doluyum" demedi boşuna.
Düşünün her ne kadar Murat Tabanlıoğlu, babası Hayati Tabanlıoğlu'nun anısına mimari projeyi bedelsiz yapsa da ajans projenin mekanik boyutu, deprem vs gibi teknik konularına tam 2.5 milyon lira harcamış. Şimdi tüm bu çabalar çöpe gidiyor. İnsanın vicdanı sızlamaz mı?